Sürçü lisan edersek affola…
Haddimiz olmaya olmaya,
Andık senin adını,
Günahımız çok ama,
Yazdık senin adını…
Karanlıklardan çıkıveririm,
Her aşkın bir yamacına,
Aydınlatırım önünü her körebenin,
Ne kadar suskun olsamda...
Bakmayın suskun olduğuma,
Bir başlarsam konuşmaya,
Aşk çölünde açan,
Bir goncayım ben,
Su içmez yapraklarım,
Sular tükenir diye,
Biri ölecekse susuzluktan,
Bu ben olmalıyım,
Bugün benim doğum günüm,
Karanlık geçmişimi,
Dünlerime gömdüğüm,
Uyunmamış gecelerim var,
Sensiz geçen yıllarda,
Ayrılığı gördüğüm,
Uzaklığın sınırındaki körpe bulutlar gibisin,
Birgün üzerime yağmurları getirirmisin,
Getirmesen de beklemeliyim sanki,
Getirmesen de sen gelmelisin,
Muğlak bir bakış gibi değil,
Aşikar olmalı gelişin,
Bundan böyle,
Binlerce yıl evvel toprağa diri diri gömülmüş,
Bir Sümeyye ağlatır beni sadece,
Bundan böyle umutsuzlanmak yok,
Saklanmak yok karanlığın koynuna her gece,
İniş kısmındayız şimdi,
Çan eğrisinin,
Bumuydu yani, bittimi?
Bu kadar kolaymıydı,
Lisans dedikleri…
Karanlık çökünce gurbet ufkuna,
İçimi bir sızı sarar be anne,
Bir korku girince gece uykuma,
Gözlerim yüzünü arar be anne.
Bakarım karanlık tavana doğru,
Açsamda bağrımı serin rüzgara,
Unutmak hayaldir, kaçmak nafile,
Burası gurbettir, bura Ankara,
Bağırsam duyulmaz, feryat nafile.
Gecemde bir düş, gündüzde umut,
Ben bir çocuğum baba,
Susamış yüreğimde bir yudum sevgi,
Aç bakışlarda, umuduyum,
Mis kokuna saklanmış anıların,
Ve kuytusuyum,
Bir dağ yamacında bırakılmışlığın.
İnsanların ve düşüncelerin git gide değerini kaybettiği günümüzde, değeri biçilemeyecek bir dost olan arkadaşıma edebiyat hayatında başarılar diliyorum. Umarım hayat boyu seni senin kadar anlayabilecek kişilerle birlikte çok mutlu olursun. Zafer ÇETİN