Bak Sevgili!
Unutabilmek için çok
Ve haklısın
Bir ihanetin yarasını kapatabilmek için az sevdim seni
Şimdi cebimden düşen bozuk paralar gibi harcadığım zamanım
Aldığım derse ödediğim bedeldi
Durduğun yerde bir bahar tazeliği
Bir yağmur serinliği dokunduğunda
En sevdiğim parfümün evden aceleyle çıktığın zaman
Sıkmayı unuttuğun…
-teninin kokusu-
Hiç UMUT yok çok zamandır
Bir ışık yak içime
Mühim değil hissettiğim
İstiyorsan ACIM OL
Kırık dökük ruhum yine
İmitasyon sevgililer
Ve farz-ı misal aşk romanlarım
Ben büyüdükçe öğrendim bazı masalları
Mutlu son arardı gözlerim
Perdenin kenarlarında
Kan damlıyor
bir leğen suya
Kan damlıyor
bir elimde ayna
Kırık, kesik
Yüzüm yansıyor
Soğuğun işlemesi kadar içime
Seni düşünememek üşütüyor
Karşıma çıkacağın mola yerinde
Siyah bulutların bıraktığı aydınlık karlar var
Yerler ışıl ışıl
-ıssız adam izlerken, ağlarken, ağladığımı gizlerken-
Neşterle açtılar sol yanımı
Gözlerim ve bilincim açık
Acıdan uyuşmuş göğsümde
Diken gibi battı elleri
Bir yaprak kıpırdasa
Benim aklım çıkacak
Sanki bir ışık yaksan
Gece mi yırtılacak?
Elini vicdanına koy biraz
Uykusuz gecelerin sabahı kördüğüm
Bıçak sırtı tüm anılarımız
Özledim sana ait ne varsa
Koynunda uyuduğum
Bakışında büyüdüğüm
Tutmayan tek şey uyku mudur insanı böyle sabahsız gecelerde…
Birer birer sönüşür şehrin karanfil çiçekleri.
Siyah tabiridir beyaz hayallerin.
Sessizleşir her şey herkes sağırlaşır.
Keyif sigaraları söndürülür güzel sevişmelerin ardından yakılmış.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!