SON
Sendin ağa sendin paşa
Hani nerde hükmün boşa
İster yüz ister bin yaşa
En son üstün döker toprak
ERENLER
Nesin’i seveyim yalan Dünyanın
Halden hale özüm buldum Erenler
Gam ile kederden olan zamanın
Gecesi gündüzüm soldum Erenler
ETTİN
Bilmem sen incimisin bilmem sedef
Düşürdün aşka şu gönlüm zar ettin
Açtım sinemim sana durdum hedef
Vurdun bağrımı içim dişim par ettin
Ey Älemlerin sultanı sultanım
Bağlamışım yoluna can özümü
Gayri yok başka Din ile İmanım
Sana çevirmişim sana yüzümü
Varlığın semahı eyledi şeyda
GELDİM
Görüp şu älem-i eylersin seyran
Her dü cihana sensin Fahr-i sultan
Bildiğim selefte gördüğüm bir han
Ol şehr-i veläyet kapına geldim
Gerçeğine
Gelin canlar bir yapıyı
Kuralım Hak gerçeğine
Kırk makamı dört kapıyı
Duralım Hak gerçeğine
GEREK
Gafil gezer açmaz gözün
Her ettiğin bulsan gerek
Acep kişi. bakmaz özün
Buna ancak insan gerek
GİBİ
Geldi geçti gönlüm şahı sultanı
Bakışları vardı sanki el gibi
İnciler dizdirmiş beyaz gerdanı
Zülüfleri vardı sanki tel gibi
Gül yüzlü sultanım, neme darıldım
Gidersin ağrıma, el gibi gibi.
Bilmem ne söyledim, neme kırıldım.
Esersin bağrıma, yel gibi gibi.
Mehmet Şerifem, gönül bağladım,
Geçti gitti ömrümün ilk baharı
Şimdi son baharı Yaşar gibiyim
Engel sarmış hayatımın yolları
Artık son menzile koşar gibiyim
Nice hayâllerle kurdum dişleri




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!