Haneler
Ders verilir kiminde
kiminden ders alınır
derde şifadır kimi
kimi derdin ta kendisi
hasretin yuvası kimi
Kamp ateşi yanar, ruhlar izci
eser rüzgar tumtraklı traklı
yüzler tıraşlı âteş suzan
han sensin hancı da sen
gezer etrafında nice fırsatçı
bağrı yanık anada sancı
Çok zor sorular sorabilir
bu da gelmez ki dersin çoğu zaman
astım dediğin elekten
kestim dediğin muhabbetten
envai çeşit melanetten
sınayıp durur hayat
milattan sonra
iki bin on dokuz
kimimiz umutlu
kimimiz huzursuzuz
kimi kundak telaşesinde
yeni yılın ilk bebeğine
Ey zamanın kurdu unutuş
kalır bir şeyler kalır
bir gözde bakış
bir bezde nakış
bir benzde sararış
bir duvarda çivi
Vurduğun yerle aynı değil ki
nişanladığın yer
olduğun yerle aynı olmadığı gibi
durduğun yer
böyle devam edeceksen eğer
korkarım bu akıbet seni de yer
Ocak yakan caniye
Ölüm kusan adiye
Kan devşiren vahşiye
Lanet olsun lanet olsun
Kundaktaki bebeye
Yine gönlümüzü okşar mı bir garip nağme
Yine başımızı alır gider miyiz sabahın fecrinde
Yine elimizde ışıldak yürür müyüz raylar üzerinde
Yine bölüşür müyüz kahvaltıyı bir tünelin üstünde
Gamsız kedersiz nasıl oluyorsa işte aynen öyle
Brüksel'den nasıl görünüyor dünya hiç uzatmadan söyle
O da isterdi
bir mavi düş
bir güzel gülüş
pembesinden hayalin
şirininden uykunun
tatlısından rüyanın
Düşküne, mazluma yer veren ulu
Bir memleket var ki adı da Palu
Kralların beylerin kesişen yolu
Bir memleket var ki adı da Palu
Açar bağrını ölü ve diriye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!