Ne ilk ne de son bu vazgeçişlerim
En zoru da arafta bekleyişim
Gün dönerken geceye
Lavanta kokulu bahçelerde
Dolar yine gözlerim
Yüzleşirim gerçeklerle
Rengarenk çakiltasları
Hepsi birbirinden güzel
Ahenk içerisindeler
Cennet'te bir sessizlik gibi
An'ı yaşamanın verdiği huzur
Sonrası akılda kalan sorular
Bugün sana uzandım yine
Bitmek bilmedi sonsuz gece
Bambaşka bir şey bu
Mutluluktan daha öte
Yalnızlıktan daha sessiz
Yanında durmak öylece
Biliyormusun biz aslında
Birer yıldız tohumuyuz bu dünyada
Göz göze gelince zaman durduğunda
Sanki yıllardır onu tanıyormuşsun gibi
Bir parçan hep ondaymış gibi bir his
Önce ellerini sonra sesini titreten
Saat onbuçuk
Yine aynı duraklardan birindeyim
Eski bir şarkı dudaklarımda Destina...
Mırıldanıyorum canım sıkıldıkça
Hiç unutamadığım çocukluğum ve
Asılı kalmış hayallerin gölgesinde
Zindan masallarındaki bir esir gibi
Soğuk çaresiz ve yalnız başına
Kör bir gecenin karanlık kuytusunda
Kayboluyor sanki yıldızlar zaman durdukça
Sensiz uyandığım gün doğumları
Bir gün daha ve yeni bir gün daha
Sustum,
Sustukça düğümlendi
Büyüdü kelimeler boğazımda
Hasta sabahlara uyandım
Güneşsiz kalınca gölgem.
Sustum,
Yağmurlu bir günün sabahında
Toprağın o nefes kesen kokusu
Ve gökyüzünde salınan pamuk bulutlar
Dans ediyorlar gökkuşağının etrafında
Hergün farklı hikayelere giden yolda
Yürürken tüm benliğimle
Öylesine masum
Öylesine utangaç
Küçücük ellerinle
Bir dokunuşun yeterdi ona
Hayat buldu gözlerinde
Yanında mutluydu sadece
Unutuldu herşey
Geriye kalan neydi ki
Benim elimde bir damla gözyaşı
Sende ise bir avuç toprak
Koskoca bir hayat
Bir güne sığıverdi sanki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!