Duyuyor musun anne ayrılık şarkısı çalıyor radyoda
Gelininin şarkısıydı çok seviyorum derdi hep
Biterken ağlıyordu hüngür hüngür
Gözlerinden yaşlar nasılda süzülüyordu
Sonra sarılırdın ona sende bir şeyler bulurdun
Sancılıdır benim her nefes alışım, karanlıktır düşlerim ve hıçkırıklıdır dualarım
Ezberdir gülüşlerim kimse bilmez umursamaz, soğuktur bakışlarım
Ruhum buğuludur rüyalarım kuşkulu, aşka uçmaz yorgundur kanatlarım
Mucizemidir mercan maviliğini gölgede bırakacak kadar güzel gözlere sahip olmak
Ürkek kuşların kanatlarının çırpıntısında yaşama bağlanmakmıdır mucize olmak
Nedeni varmıdır acaba bu kadar güzelliği bir arada toplamak ve açıkça saklamak
Ezmeden sevmek mümkünmüdür misali olmayan savurgan ve kırılgan bir yaprak
Yüreğimden vursam kendimi silebilirmiyim seni açılmaktan korkan bir gülün gölgesinde
Bir düş kuruyorum henüz on dörtlük genç kızın hüznünde
Kimsesiz unutulmuş kitaplarla yoldaş yine yaş var gözlerinde
Bir şiir var dilinde acı bir anı ayrılık var hep sözlerinde
Sormuyor hiçbir şeyi şüphesiz biliyor yaşatacağı şeyi özünde
Hay di kalk ve yürü hayata sımsıkı tutunamayan solgun gül bahçesi
Ansızın gece çöker tan vakti sabahlara ve dünde ölür güzel gözler
Şımartılmıştır geçen seneler ve zamana yenik düşer verilen bütün sözler
Yaşanamamışlarda kalır peş peşe, olacak umuduyla beklenen düşler
Ellerinde izi kalır kaybettiklerinin yarınlar inatla seni bekler
Bu günde yaşamış genç bir ihtiyar gömülür yakınlarda huzurludur yüzler gönüller güler
Soğuk, kapkaranlık kış gecelerinde, sokak lambası hüzünlüdür içi titrer
Zavallı yapraksız ağaçlar yorgun ve kırılgandır, her an seni korkuya iter
Düşen kar taneleri onurludur, incitmez üzerine konduğunu yokluğu tercih eder
Esintiler düşleri yerle bir edip ezer geçer, ölümü özletir her sefer
Perdeler kapalı, ışıklar sönük, yaşam çaresizdir, gölgeler sahibine düşman
Sen, zannediyorsun ki ben korkulu yalnızlıklarında geçiçi bir ıslık sesiyim
Soğuk gecelerde üşüyüp ağladığında, sarılacak bir hiç kimseyim
Ellini tutuğun sevgilin, seni ittiğinde, dönüp bulacağın mezarlık bekçisiyim
Gülün solduğunda, yüzün asılıp sıkıldığında varacağın umut seliyim
Ne yaparsan yap kırılmaz, istediğin zaman gözden çıkarabileceğin kalem mürekkebiyim
Haddinden çok dinlediğin sıkılıp değiştirdiğin, bazen sildiğin bir şarkının duymadığın notasıyım
Biliyor musun sevdiğim ilk defa ölmekten korkuyorum
Bir umudum var hep seni düşlüyorum
Kar beyaz tertemiz sevginde yalnızken üşüyorum
Yerde sararmış bir yaprak gibi sensizliğe isyan ediyorum
Ellerini uzatsan tutar mıyım acaba sana sarılır mıyım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!