Bu şehirden de gideceğim…
Arkama dönüp bakmadan…
Acıları gömeceğim kirlenmiş sokaklarına…
Yalnız kalsın kirlenmiş hayallerim SOKAKLARINDA
Geldiğimde ben yoktum
Gittiğimde de ben yokum …
Dilekler gerceklesir
Belki bigun acilar unutturulur
Unutulanların üzerine yeniler eklenir ve hayat devam eder gider
Rüzgârda yellene, yellene
Sallamışsın kuyruğunu.
Bu ne kibir bu ne eda..
Çık çıktığın kadar yükseklere..
Alımlı çalımlı renklerinle..
Tüm ihtişamını göster ..
Dalımı kırsanızda
Dal çiçek açar dört bir yana saçılır.
Prangalar vursanızda ağzıma dilime
İpotek koysanızda gençliğime
Yağlı urganla boğsanız beni...
Bunun nedeni...
Ülkemi sevmektir
Bazen arkama bakmadan hızla bu şehirden uzaklaşmak geliyor.
Sonra durup düşünüyorum nereye gidersen git.
Yaşadıkların seninle birlikte gelecek..
Bu olanların tek suçlusu sensin demiyorum.
Sana hiç bir şey söylemiyorum..
Sen benim için bir hataydın da demiyorum...
Artık keşkekleri de söylemiyorum…
Biliyor musun?
Artık iyi kileri daha çok söylemeye başladım son günlerde...
Offf, offf bu sabah nerden düştün aklıma yine.
Bak yine yenildim duygularıma.
Dayanamadım çıktım geldim işte.
En azından içimi dökeyim dedim.
Biliyor musun?
Her sabah işe giderken sizin sokaktan geçiyorum.
Yanımdan geçen insanların yüzüne aval, aval bakıyorum.
Bakarasın seni getirirler geriden geri bana...
Sokakta yürürken bile…
kulak kabartıyorum…
Acaba bu kalabalığın içersinden seslenip çıkıp geleceksin diye.
Artık eskisi gibi sokağa da çıkamıyorum...
Girdim zırhımın içerisine...
Kilidini kapattım...
Dalar giderim çok uzaklara.
Biliyorum ben imkânsızın peşinden koştuğumu...
Şimdi burnumun ucu sızlamaya başladı.
Be gülüm gözlerim nemlenmeye başladı..
biri dokunsa ağlayacağım...
Kim demiş erkekler ağlamaz..
Öyle ağlar ki içine akıtır tüm gözyaşlarını...
Artık günleri haftaları saymayı bıraktım..
Kocaman bir yılı devirdim nerdeyse seni görmeyeli...
Bütün gittiğimiz yerleri yasakladım…
İlk el ele tutuştuğumuz…
Hiç ayrılmayacağımız diye ateşli, ateşli öpüştüğümüz yerler artık bana yasak...
Halen o gülüşün beynimde çınlıyor,
Tenime dokunan sıcacık ellerinin sıcaklığı yüreğimde...
Ah ah birde kabullene bilsem dönmemek üzere gittiğini.
Kim bilir nerdesin ve nasıl yaşıyorsun.
Ama hep o bıraktığın gibi yüreğimde yaşıyorsun.
Minan
Doruklardaki kar misali
El değmemiş yüreğim,
Aşkının kor ateşinde
Eridi aktı tükendi.
Gözlerine hasret yüreğim…
Kurşun yemiş gibi param parça…
Çayda çimen çocuklar
Çocuğum yine kapatmışsın evine kendini
Bak biz çocukken
Beyaz donumuzla çayda çimerdik
Annemiz den kötek yemeyelim diye
Çimlerde kuruturduk donumuzu…
Gün batımı denize doğru son sigaram
Ey kara gönlümün derin sevdası
Çekiyorum seni yudum, yudum
Seni bir nefeste çektim içime,
Ciğerlerim isyan edercesine,
Yaşanmış tüm acıları
Kapanmasın gözlerim
Son bir kez bakayım gözlerimle
Karabulutlar ardından doğan güneşe
Yorgun bedenimiz direniyor
Küllerinizden yeniden doğmuş gibi
Toz duman arasındaki aydınlık yarınlara
Gidiyorum artık
Sensiz sonsuzluğa zifiri karam..
Artık ne hayallerim kaldı.
Nede..
Sana olan sevdamın rengi.
Nede..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!