Bunca naza katlanmazdım a güzel
Aklım gönlüme söz geçirse idi.
Aşk nârına hiç yazmazdım a güzel
Aklım gönlüme söz geçirse idi.
Kâh durup ardıma bakmaz, yürürdüm,
Usum aman dedi seni görende
Gönlüm darbe yedi seni görende
Bu er sendeledi seni görende
Ceylan kisvesine büründün güzel.
Bir başka diyardan gül mü aldın ey
Hangi efsaneden çıktın da geldin
En savunmasız ânımda kuşattın beni.
Yüreğim yara bere içinde… İçinde gam!
Ne varsa hayatta kader ve kısmet
Hâdisenin erkeni-geçine inanmam.
Zamansız aşk, yoktur…
Tükenmez bir âşığım,
Beyaz, çizgisiz hayat üzerine
Seni yazıyorum...
..........Göz ardı edilen tozlu raflarda
..........- Merhum Yetik Ozan’a…
Ozan diye nicesini dinledim,
Tele mızrap çatışından feyzaldım.
Bir gül düşün, kırmızı mı kırmızı
Senden daha güzel olabilir mi?
Bir nur yüzlü dilber, bir peri kızı
Senden daha güzel olabilir mi?
Cenk içinde olan gönlümde her an,
Ne çağa sığmışım, ne çağdan çıkmış,
Zaferler uzakta, yakın yok artık…
İzinden gittiğim, çığırdan çıkmış;
Dost diye saydığım, bakın, yok artık.
Çaresizlik benim kederim, dedim.
Allah’ım, kudretin her şeye yeter.
“Ol” demenle olur, Sen ne istesen.
İmansız Türk görmek; her şeyden beter,
Türk’e dinsizliği nasip etme Sen.
Çünkü imansız Türk, Türk değil bence,
Ülkümün ufku dağlar
Aşıyor alperence…
Milyonlarca yürek var,
Yaşıyor alperence…
Hilal, yıldız şahitler,
Çiçeklerin, kuşlarla toy zamanı;
Gül, bülbüle umut verir bu sıra.
Yüce dağların da kalktı dumanı,
Doruğunda karlar erir bu sıra.
Koyağı bürürken yeşilin, alın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!