Bağrışarak geçerken insanlar sokaklardan
Aldım dudakları en kırmızı olan kızı sen yaptım
Fotoğrafından bir bakış yapıp
İki yakayı birbirine bağladım
Uzandım sensizliğe Fatih’in orta yerinde
Tutup bütün Anadolu’yu yurdun yaptım
Yüreğin gün ışığı gibi duruyordu önümde
Tenin Akdeniz yazından kalma bir yakıcılıkta
Dokunsan tutuşur bedenime bedenin
Ve sesinde eski baharların hüznü
Eski annelerin dizlerindeki ninniler gibi
Artık plastik bardaklarda çay verilmiyor çünkü kimse kalp kazanmak için el yakmıyor.
Uzaktan sevmelere hevesli değiliz ki birinci olalım
Yüksek topuklar heyecan yaratmıyor tenimde, çünkü heyecan ayıplanıyor bu günlerde,
Sevmek yetmiyor sevişmek olmayınca,
Tenin teni yakması ihtiyaçtan değil israftan,
Her terk ediliş bir "depresyondayım" kelimesine gebe ve kabul edilir bir bahane,
Şairlerin buruk sesleri var içimde
Irmak ırmak, kurşun kurşun
Yağmurlar yağdırsam da yüreğime
Elbet kuruyacaksın biliyorum
Günler usulca kayıp giderken ellerimden
Biraz daha yaşlanıyorsun, yaşlanıyorum
Masanın ortasında çok dudak
ve keskin gözler
altında resmi geçitten kalma
düşünceler,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!