Toprağımız canımız tarih yazıldı kanla
Ab-ı Hayat suyumsun ata yurdumuz Bala
Doğruluk hakkın yolu işimiz yok yalanla
Efendiyle, yiğitle, güzelle dolu Bala
Açmasa toprağında karanfil gonca hala
Yüreğinden bir mermi yemiş aşığım
Serseri kurşunum sana dolaşığım
Gün doğmuyor gece loş ışık ve sen
Sırılsıklam terimi söndüren esen
Kurumuş dudaklar seninle olsun
Çağlayan ırmaklar gönlüme dolsun
Bilmiyor insan
Soluduğu havanın hikmetini
Görmüyor büyük resmi
Üstüne bastığın toprağın hürmetini
Selam duran rüzgârın haşmetini
Bakıyor ama görmüyor
Akar geçer diner bir gün
Gözlerimden süzülenler
Beni yakar geçer bir gün
Yüreğimde ezilenler
Mehtabı izlese bir gün
Bugün benimle kal güzelim
Kahve içelim bir deniz manzarasında
Bir yaz günü akşam üstü
Bir çay bahçesinde baş başa
Seyredelim yarışan martıları
Hayat gibi dalgalanan suları
Kış yaşlılıkmış,
Gençlik gibiymiş ilkbahar,
Çiçeklerin açtığı yerde umutlar da canlanırmış,
Çiğdemler açarmış taşlı tarlalarda,
Bahar geldi yaz yolda demekmiş bu,
Kaç gördük, kaç yaşadıysak dünyayı,
Onuru var mı ki gafilin
Uşaklıktır ona yaraşan erdem
Öğrenmez ilimi düşmanı irfan
Kılavuzu şeytan olmuş
Şer her daim yol yordam
Sütbeyaz sevdamızın, açan menekşesisin
Filizlenen çiçeğim masmavi gelinimsin
Yemyeşil denizlere dolanıp akarsular
O deniz gözlerinden boşalıp akarsular
Ne güzel ferahlığın, ruh ikizim, tek taşım
Karanlığı bitiren, huzurum, Canım Eşim
Gökyüzü manzaralı hakikat yolum
Onurumla aldığım her nefes altın
Kibir ağacıysam kırılsın dalım
Aldığım her gönül bir kese altın
Adaleti, hakkı arar bir kulum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!