Güneş batınca şu yüce dağdan
Akmaya başlar benim gözlerim
Hayatın kapalı sisli camından
Bakmaya başlar benim gözlerim
Gecenin hüznü çökünce hayallere
Dert dökmeye kapına geldim
Gidiyorum ama gel de bana sor
Bu gün yine hasretine düştüm
Çekiyorum ama gel de bana sor
Belki derdimi dökmem boşuna
Yok oldu bu cihanda bana mutluluk
Neyime gerek benim yüzüm gülsün
Kalmadı huzurum gayri unutulduk
Ben beni bilmedim ki el beni bilsin
Kor düşmüş can özüme sönmez
Bıktım artık hep seni yaza yaza
Kırıldı kalemimin bilmez misin?
Gönlümden gönlüne sıza sıza
Tükendi yüreğim bilmez misin?
Bakıp seyre durdukça karşıdan
Her gün matem her gün hüzün
Her Allah'ın günü böyle mi olur
Hiç mi değeri yok canda özün
Her Allah'ın günü böyle mi olur
Geceyi sabaha bağlarken karanlık
Aklımdan çıkmıyorsun farkında-mısın
Gün doğmadan seher vakti şafak
Dünyama doğuyorsun farkında-mısın
Hiç değişmeyecek sana olan duygularım
Bu hayat tozpembe sürüp gitse de
Yaş ilerledikçe siyaha dönüyor bir bir
Ömür aynası hep tersini söylese de
Takvimden yapraklar düşüyor bir bir
Ak düşmüş saçıma da aldır mı yorum
AŞİKÂR
Çalar sazımın tellerinde acının nağmesi
Damlalar aşikâr oldu yanağıma düştü,
Acılarla yanarken gönlümün her hanesi
Sırrım aşikâr oldu kelimeler şiire düştü.
AŞKIN ATEŞİ (YAR)
Bir gün pişman olup eyvah demeden
Aşkın ateşini gel birlikte yakalım yar,
Düşün ömür çok kısa gelip geçmeden
Aşkın ateşini gel birlikte yakalım yar.
Bağışla
Ruhumda yüreğimde damarımda kalsın
Sana olan sevdam gidiyorum bağışla
Saklısın canımın içinde candasın
Canımı sana verip gidiyorum bağışla
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!