Başını kaldır bak uzun uzun gökyüzüne,
Bu sonsuz kainat yaratılmış eksiksiz,muntazam,
İçinde bir ahenk,sarsılmaz bir denge,
Bitkisiyle,hayvanıyla herşeyinde intizam.
Hiçbir söz karşılamaz bu muhteşem dengeyi,
Nedir sevgimin karşılığı sende ey sevgili?
Yokmu senin başkalarından bir farkın?
Doğru,ben sana layık değilim belki;
Ama gönlünde yer bulmadıkça bitmez bu kahrım.
Bir başka füsun var,hüzün var yüzünde,
Yine kör bir yalnızlık akşamı,
Uğultulu bir sessizlik,
Sadece duvardaki saatin tıkırtısı kulaklarımda,
Binbir düşünce geçiyor yine aklımdan,
Karanlığın müptelası gözlerimi her açtığımda;
Öldürecek gibi üzerime geliyor duvarlar,
Bir rüyamıdır ki yaşanılan herşey,
Gerçeğe ağır ağır yaklaşmakmı yoksa.
Varolmak bu kadar karmaşıkmıdır?
İnsan anlamak için yaratılmışsa.
İstanbul...insanlığın anlam bulduğu şehir,
Her karış toprağın sana yazılmış bir şiir.
Uğruna boşa akmadı toprağın dolusu kanlar,
Nebinin emanetisin; yükseldi ezanlar,kesildi çanlar.
Suya hasret toprak gibi acıdır bende herşey,
Seni görmeyen sevdamı nasıl anlar;
Dinmez gözyaşlarım yağar,ıslatır yağmurlar gibi,
Dinmez ağlayışlarım,ızdırabım dinene kadar.
Bir düş ki bu beni uykulardan uyandırır,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!