Merhaba! bütün dağılmışlığım,
Günaşırı sevdalarım,
İçi boş sözcüklerle dolu binlerce yazı, merhaba!
Bi haber yaşamların, Beynamus figüranları,
Sizlere de selam verenler var anlıyorum,
Dilleri avuçlarınızda.
Hep karanlıktı yollar,
Biz aydınlık sandık.
Hep çiğleliydi güller,
Koklarız sandık.
Umut yolu olmuştu bildiğim tüm şarkılar,
Ilık bir yaz gecesinde,önümde hesap defterm,
Herkesinki gibi kara kaplı
İçinde hüzünlerim,kavgalarım,ağrıyan yanlarım.
Bir labirent gibi, karşımda duran salkım söğüt misali,
Döndükçe hep başladığım yerdeyim,
Yanıyorum,kuru otlar gibi sararıyor tenim,
Giderim ardıma bakmadan
Yangın,tütün,kül olur
Dudaklarından dökülür
Gül yaprağı
Üç beş kılıç yarası,
Tutuşur o kül bir bakışınla dağlardan
Aynen böyle bir akşamdı,
Yıldızlar belli belirsiz,ay hilale yakın.
Bir bulut kümesiyle kavgalı,
Ve benziyordu soluk alıp vermem,
nabız sayım......
Aynen böyle bir akşamdı,
hep böyle oluyor biliyormusun?
zamanlı,zamansız gelişlerinle,
bir dağ yamacında beni,
yellere teslim ediyorsun.
hep böyle oluyor biliyormusun?
Bana gözlerini sal,
Bana sözlerini.
Firari aklımda izlerini.
Yorgun uykusuz sabahlarda,
Bir sahil kahvesinde asılı aşkımız.
Ellenmemiş tertemiz.
Umuda sebepleri düğümleyip,
Bakır bir sabahta,
Çıktım yola.
Sırt çantamda,
Sahibini arayan mektuplar,
Toplayıp kirli hüzünlerin kaygılarını,
bir yokluktu varlığın,
bir seda uzaklardan,
kimsesiz kimliksiz bir hayalettin,
gölgelerinde bulmak lazımdı,
uçsuz bucaksız bir deryaydı benliğin,
benliğinde kaybolmak lazımdı,
Neye yarar çok yaşamam,
Neye yarar var olamam,
Neye yarar ben ölemem,
Ben olmazsan, neye yarar
Elzem olanı dilesem,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!