Aslen Van Ercişliyim fakat zorunlu bir göç nedeniyle atalarım Bitlise taşınmışlar.1993 Adilcevaz da dünyaya geldim. Gazetecilik bölümü mezunuyum.
Şimdi sana yarın gölgesiz ağaçta şu saatte buluşalım desem yine kesin geç kalırsın,
Tutup yüreğimden vereyim desem taşıyamam dersin, düşersin!
Yanımda, hep yanımda ol desem, olsan sıkılırsın eminim.
Bak yağmur başladı, şu gök gürlesin diye dua edesim var.
Sırf belki bir anlık kollarımda bulurum seni,
Bulamam biliyorum.
Yağmur sonrası ölüm kokusu hissettim,
Ilık kan soğuk yağmurla demlenir,
Sokak başında ağlayan çocuk, yıkık duvar ve aç bir köpek uğultusu.
Uğultularını hiç dinlemediğim bir şehirden yazıyorum.
Sahil kordonlarının olmadığı, suyun ve insanların yosun kokmadığı samimiyetsiz bir kentten.
Çocukluğumun kuşları uçmuyor,
Pamuk bulutları geçmiyor burdan.
Sevgilerin bir bir kayboluşunu izliyorum.
Güney cepheli viranemin perdeleri örtülü,
Deniz görmez sarp dağ vadileri dizili kuytu köşelerinde,
Kınımın pas desenli dokusunu andırıyordur artık körelmiş tenler.
Yalnız kışları sever oldum bu sönük, cehennem diyarda,
Rabb ile konuşmayalı bir buçuk asır oluyor, toprak kahvesi gözlerim suskun.
Suskun!
Uçurtma yapmak için topladığım kamışların ellerimde bıraktığı kesikler,
O uçtuğunda iyileşirdi.
Sonra ellerini ilk defa başımda hissettiğim bir adam, eski ıstıraplı bir makineyle saçlarımı kazırdı.
Sonra da annem ağlar , babam bağırır ve deniz köpürürdü.
Kavak ağaçları o yıl yine hiç meyve vermedi,
Pamuk bulutları sevimli maskelerini atar,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!