Türkçe öğretmeni.
20 yıllık yerel gazeteci.
Emekli.
4 yayınlanmış kitabı var.
Ben hiç papatya falı bakmadım
Kıyamam ki,
Koparamam ki o hayat dallarını
Her biri ruhumdan, bedenimden bir parça
Papatyasevenim…
Ödüm kopuyor;
Martıyı bilmez ki garibim-
Çığlığını bilsin,
Anadolu'nun bozkırında.
Denizi bir resimlerden tanır,
Bir de ekranlardan.
Ha.
Yokluğun, tutulma gibi
Üçüncü yürek gazabıyla
Dayanamıyorum
Düşününce hüznüm donuyor
Izdırabım donuyor…
Yüreğin yurdum
Yurt bildim yüreğini
Umutlandım konakladım.
Setler örüldü her yanıma
Prangalar sarmaladı
Gök, bindi üzerime tüm ağırlığıyla
Hicranın antibiyotiği yok mu
Hüznün ameliyatı.
Bir serum bağlasanız özleme,
Unutmanın;
Son kullanma tarihi geçmez mi hiç?
Beklemek yoğun bakımda
Yıllardan damıttığım,
Can yüreklerden süzdüğüm...
Bir arı sözün,
Naftalin kokulu şiirin tılsımı...
Hiç görmediğim,
Sesini duymadığım
Unutma duvarın oldum
Teselli ayinlerinde
Bez bebeğindim
Aşk oyununda.
Oyun bitti.
Kerpiç evlerde geçti çocukluğum
Tam bir silgim hiç olmadı
Yeni alınmış kitabım...
Bir elbiseyi hiç ilk kez ben giymedim,
Kışın bot ne ne de güzelmiş
Yıllar sonra tanıdım.
Bir başarıdan sonra,
Paylaşımın ardından bir öpücük,
Vedada bir buse,
Acıda teselli bir yudum
Vuslatta özlemle, sıcacık
Ve karşılıklı arzuda doyasıya,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!