Bütün umutları tükenmiş, atisi meçhul,
Muhayyilesi karışık, eyyamı menfur,
Hangi veche dönse sur gibi divar.
Ne emin hali hazırdan, ne istikbalden ümitvar..
Dallarına dolu yağmış; yapraklar delik-deşik.
Ne fırtınalar atlatmış; ayak topal kol kesik.
Sade sağlam kökü amma, değil bununda farkında,
Kara bir bulut çökmüş, kalmış feleğin çarkında..
Üç kıtaya hüküm süren, adaletle söz geçiren,
Şimdi talihine küsmüş yanık-yanık iç geçiren:
-Koca çınar- diye namdar, oldu şimdi yaşlı çınar,
Bununla da kalsa iyi düşman –hasta- diye anar..
Alev parlamasa da yıllarca kaynayan tandır,
Elbette külün altında tutuşacak bir köz vardır..
Bunca ocak mevcut iken –ateşbaz- yok mu? yakmaya,
Haydi kalkın, vakit mi var boş-boş oturup yatmaya.
Direk kırık, yırtık yelken oturmuş gemi karaya
Kudretli bir kaptan gibi bir Akif çıktı ortaya…
Eğilip te kulağına darmadağın ocakların,
Üflesin hak nefesini hep tüttürsün bacaların.
Köy-köy ve şehir-şehir işledi nakış nakış
Doğruldu bükülmüş beller, canlandı fersiz bakış.
Ahlak damarlarında canlandı bir milletin,
Esaret zincirleri çatladı her bir ferdin.
Zelzeleyle soluklaşmış imanlar çeliklendi
Körelmiş azmi milletin sabaha kilitlendi.
Sahip çıkıyordu millet bak şimdi vatanına,
Batardı elbette ki sahip çıkmazsan ona.
Tükense de sermayesi iki el var bir de başı,
Çalışırsa elbet olur, hak çalışanın yoldaşı.
Akifleri olanların asımları biter mi hiç?
Maziden ibret alınsa tarih tekrar mı eder mi hiç!
Akif ti yaşayan halkının arasında.
Halkının acısı var Akif’in yarasında..
Düşünmedi kendini ne eş ne evladını,
Anmadı vatanının yanında muradını…
Tek tasası; vatandı milletti bu ümmetti,
Bu uğurda kendini hayatını vakfetti
Vatana hizmet saydı nerde görev aldıysa,
Kollarıyla kaldırdı sancak nerde kaldıysa.
Deniz feneri gibi bakan ta uzaklardan,
Işığından yol buldu kurtuldu tuzaklardan..
Sadakat, ahde vefa Akif’te buldu hayat,
Şecaat ve merhamet yan yana sürdü hayat.
Eğmedi zalimlerin karşısında başını
Sakınmazdı sözünü cellat vursa başını..
Tefrikayı bırakmak azmi uyandırmak,
Ye’si gebertip atmak, esbaba sarılmak,
Dünyada çalışsa kim, Hak’tır onlara kefil
Sen yat ah-vah çekerek sonra da olma sefil..
Uyandırdı milletin uyuyan gayretini,
Bir araya topladı kırılan vahdetini.
Bir ruh verildi tekrar can çekilen bedene,
İstiklal meşalesi dolaştı elden ele…
İstiklal savaşını bu ruhla kazandı halk,
Nerde mamur bir vatan Akif’te ordadır bak…
Öğrendik; vatanımız capcanlı bir şehittir.
Her karışı yurdumun bir şehide aittir.
Hakkıdır bu milletin istiklal ve bu vatan,
Bayrak inmez burçlardan semada dinmez ezan..
Her fen ve teknolojiyle milel bize boşalsa
İmanla çarpan yürek, bir tırnağımız kalsa
Son ferdi bu toprağa düşmeden bu vatanın
Son ocağı sönmeden akan son damla kanın,
Gene dur diyecektir azgın yedi düvele
Bir çakıl taşını da bu millet vermez ele..
Asımlar Akifleri rahmetle anacaktır,
Atideki ışığı maziden alacaktır! .
Ne zaman karabasan dayansa kapımıza,
O mübarek tarihten akseden yapımıza,
Kastetmeye kalkarsa, elbette bilecekler!
Zift dolu emellerle birlikte gömülcekler! …
Rahat ol merkadinde şehitlerle beraber
Siz orda biz burdayız aynı ev ayrı minder..
Toprağın altından su almazsa kökümüz
Başımız göğe bakmaz ağır basar yükümüz..
Siz ordan biz bu yandan elele ebedlere
Sancağın gölgesinde yürüyelim mahşere.
Sana da ağuşunu açmıştır O peygamber
Mahrum etme bizleri binlerle akif gönder….
12.02.2008 Salı
Tuncer AkbabaKayıt Tarihi : 13.3.2008 02:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!