Düşünen şiirin edebiyatımızda en bariz örneğini veren Akif,
edebiyatın birbirine aykırı iki tatbikatını, Kur’ân-ı Kerimin bir ayetini tefsir ederek anlatır.
Şuarâ sûresine adını veren bu ayetin mealini şöyle verir:
“Şâirlerin arkasından ancak sapıklar gider.
Görmüyor musun ki onlar her vadide dolaşıyorlar. Hem yapmadıkları şeyi söylüyorlar.
Yalnız iman ederek yararlı işler yapanlarla Allah’ı sık sık hatırlayanlar;
bir de zulüm gördükten sonra intikam alanlar için söz yoktur.
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta