Bir gün çarşıya indim,düğüne gideceğim,
Arkadaşımın düğünü vardı.
Bir otobüs durağına geldim, oturayım nefes alayım dedim.
Baktım yaşlı bir nine, elinde bir çocuk:
Uşağum habunu az bekle ordan bişeler alup geleyim.
Olur nine dedim Bıraktı çocuğu bana.
Beş dakika onbeş dakika bekledim gelmez.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.