Meğer ne zamanlar gelmiş,
ne zamanlar geçmiş bu sahte diyarlarda.
Yıkık bir duvarda kalmış,
paslı bir çivi batmış çıplak ayaklarımıza.
Yosunlar üzerimizi örtmüş,
biz çoktan sürülmüşüz...
Meğer ne zamanlar gelmiş,
ne zamanlar bitmiş bu yalan dünyamızda.
Kırk yıllık hatıralar kalmış,
fincanımızın kurumuş dip soğuğunda.
Balkonlar kapanmış, biz ölmüşüz,
Kara toprağın altında...
Meğer neler gelmiş, neler geçmiş,
unutulan gülüşlerimizin saklında.
Hatırlamak, ürkek bir kuş,
unutmak ise beynine attığın son dikişmiş...
Meğer ne zamanlar gelmiş,
ne zamanlar geçmiş bu sahte diyarlara,
biz üzülmüşüz,
ve üzüldüğümüz kadar sürülmüşüz.
Kayıt Tarihi : 9.4.2019 01:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!