Medinenin Gülü Şiiri - Salih Yıldız

Salih Yıldız
365

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Medinenin Gülü

Medine’nin gülüne salât-u selam olsun.
O'na hayran gönül’e nuru ilahi dolsun.

O bizim önderimiz, O bizim rehberimiz;
Sebebiyle, hak yoldan oluyor haberimiz.

On sekiz bin âlemin, en kıymetli beşeri;
Güzel neyimiz varsa hepsi onun eseri.

Nur’u ilk halk olunan, Rabbimizin habipi;
Şifaya layık olan, gönüllerin tabibi!

İlk şefaat ilk insan, Âdem ile Havva’ya;
Hâlbuki yıllar sonra, gelecekti dünya’ya!

Her nebi müjdeledi, Ahmet (s.a.v.) gelecek! Dedi;
En son haberi ise, İsa Rûhullah verdi.

Ve dünyayı kapladı, kop koyu bir karanlık;
Akla gelen ne varsa, yapıyordu insanlık.

Bu katmer-katmer zulmü! Bir güneş yırtar ancak;
Emareler görüldü, O nur artık doğacak!

Abdullah ‘tan intikal, etti de Âmine’ye;
Sevinçle ruhaniler, müjde etti anneye.

Doğumunda ortalık, aydınlandı bir anda;
Yıkıldı samaniler, ateş söndü Iranda.

Güzel bir bahar günü, nisan yağmuru gibi;
Nura gark oldu âlem, çünkü gelmişti nebi!

Önce babadan yetim, sonra anneden öksüz;
Onun sahibi Rabbi, yetiştirdi kusursuz.

Çocukluğu, gençliği, çabucak geldi geçti;
Hatice-tül Kübra’yı, kader ortağı seçti.

On beş yıl hem ticaret, hem tefekkür yılları;
Nur dağında inziva ve tezekkür yılları!

Yaş kırk oldu olgunluk, zirvelere ulaştı;
Nur dağında Cibril-i eminle karşılaştı.

Artık başladı davet, önce en yakınlardan;
Çileli bir yolculuk, zor! En zor akınlardan!

Çekmediği eziyet, elem, keder kalmadı;
Başı daim dik durdu, hiçbir an alçalmadı.

Önce yakınlarına, tekrar, tekrar anlattı;
Her bir ümmeti için, çok gözyaşı damlattı.

On üç sene Mekke de, tebliğ etti Kuran’ı;
Ve bir tarih yazıldı, anı içinde anı!


İzdırap o hal aldı, yurdundan çıkardılar;
Sıddık’ı Ekber ile Medine’ye vardılar.

Kısa süre içinde, Yesrip Medine oldu;
Mekke de fethedildi, güçlü devlet kuruldu.

Ashap olarak gören, ona candan vuruldu;
O isyankâr gönüller, nuru ile duruldu.

Kurak çölü yeşertti, kuru dal meyve verdi;
Ham yemiş olgunlaştı, feyiz’i ile erdi.

Yirmi üç sene dünya, doydu merhametine;
Veda haccında veda, eyledi ümmetine.

İş bitince gel emri, gönderildi Rabbinden;
Ashabı hüzün bastı, sarstı gayet derinden.

En büyük emaneti, Hazreti Kuran bize;
Sarılırsak kurtuluş, ümidi hepimize!

Bir de güzel sünneti, bıraktığı âdeti;
Uyabilenler bulur, dareyn de saadeti.

Verilen tasarrufa melekler hayran kaldı;
Ümmeti olmak için birçok nebi yalvardı!

Şefaat ummak için, yazdık bu kelamları;
Ey nebi, sen kabul et, salât-u selamları.

Medine’nin gülüne Salât-u Selam olsun;
Ona hayran gönül’e nuru ilahi dolsun.

Şiirdeki hatalar kusurlar bize kalsın!
Vaki, nur ve feyiz’i, cümle okuyan alsın…

Salih Yıldız
Kayıt Tarihi : 25.2.2010 09:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Salih Yıldız