Seller, sular ve taşkın.
Mermer giriş batmış./ Mehmet şaşkın.
Kent karanlıkta çalışmıyor asansör.
‘’Cep telefonları da çekmiyor’’
Diyor 7 numara
‘’Belediye ye koş / yardım ara’’
Bodrum katta oturuyor Mehmet./ İşi; Kapıcı
Evi sular altında. Bel’e kadar.
Mehmet lastik çizmelerini özlüyor.
Birde köydeki kocamış anasını.
Istanbul’a geliş parasına / sattığında tarlasını
3 küçük kızını alabilmişti yanına
Bir de imam nikahsız genç karısını.
Köyde kalmıştı kısır çıkan imam nikahlı, ilk göz ağrısı.
Hasret çökertmişti geride kalanı
Bir de oğlan bebe’ye doğum sancısı.
Mezarlıkta bir selvi dibiydi sonrası.
Şehre ilk geldiği günlerde
Hemşehrisi bakkal, çok iyi davranmıştı Mehmet ‘e
Hem erzak vermişti bolca /hem alışverişlere yüzde.
İmam nikahsızı da gündeliğe gitmişti de
Mehmet para biriktirmişti yüklüce.
Düşlerinde tek bir şey vardı şimdilerde.
Bakkalın 16 lık kızı Nedime.
Aklına koymuştu bir kere
Alacaktı onu köyde bıraktığının yerine.
Oğlan doğursun diye.
Hükümet nikahı’yla hem de.
Yağmur, seller ve sular
Yokuş aşağı aktılar.
Tıkandığından giderler / mağdur olanlar
Yolun ortasında ki Mazgal kapağını açtılar.
Mehmet /sırılsıklam / Aklı ise Nedime de
Yardım almaya gidiyor belediye ye.
Karanlık ve çukur / yağmur ve sular / Birlik oldular.
Henüz oğlan’ı bulamamış/ 5 kız babası
Daha otuzbeşinde ki / kapıcı Mehmet ‘i / yuttular.
Kayıt Tarihi : 25.9.2002 16:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!