Hecelerimi bozan kısır bir ağıttayım
Alnında kara yazgısı olan
Vurulacak kadınların sırasında
İsyanın suretiyim.
Mil çekmek istiyorum gözlerime
Bahtsız bir kölenin elleriyle
Ve biriktirdiğim acı damlalarla
Bağrımdan fışkıran ateşi
Bütün kadınlar adına
Söndürmek istiyorum.
Bilirim ışıksız pencerelerin ardındaki karanlıkları
Titreyen hükümsüz çığlıkları
Gözbebeklerime sığmayan utangaç ağrıları bilirim,
Güneşe serdiğim umutları
Duyduğum her feryatta al kana boyarım
Yaralar yeniden bıçaklanır
Çocuk sesleri susar
Kahpe el vurur vurur
Taş keser korku
Artık eşkıyadır o kara adam
Ezdikçe keyiflenir
Keyiflendikçe ölü toprağı döker üstüne
Kana kana yudumlar zalimliğini.
Hayal olan her yarın için
Hücrelerimde ki ayazlarla sancılanırım
Kasıklarıma sığmaz sızılar
Şahitsiz ölümlerle mıhlanırım nikâhsız gecelerde
Kanatları kırılan her kadın çığlığına
Başka hikâyeler anlatırım
Kimsesizliğine sarılan
Korkularına yoldaş olurum
Ama
Koruyamam çocuk gülüşlerini
Gücü yetmez kollarımın
Göçükler altından sevinçlerini çıkarmaya
Başında ağlarım sessizce
Soğuk nefesli
Ölümle birlikte.
Bahtına katran karaları sürülen kadın
Sır vermeyen gözlerinle emzirdiğin
Derin hüzünleri silemedim,
Yarım kalmış yaşamların
Soğumaya yüz tutmuş hayallerine
Tensiz dokunuşlarımla ağladım durdum,
Şu an gecedeyim ve
Parçalanmış hayatların evrensel çığlıklarını
Karanlıklarla yağmalıyorum,
Yüreğimin mahşerinde buz tutmuş ellerimle
Ölü düşleri isyana çağırıyorum
Eşkâli belirsiz yıldızlara
Yersiz yurtsuz yarınlara
Başkaldırmaya korkan öfkeye soruyorum,
Söyleyin hadi
Kapkara olmuş kaderde
Kim yakacak ayın ışığını.
Kayıt Tarihi : 2.9.2011 08:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gökyüzünde sönen her umut için.
![Zeynep Nilgün Gökçeöz](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/09/02/med-cezir-isyan.jpg)
Sevmek suç... Ama 'seveceksin' denilirsee, mübah!
Gönül denen şey 'yok...'
İrade 'ipotekli'
Özgürlüğün sadece sözü var, kendisi Kafdağı'nın ardında!
Töre denen 'töresizlik' kadına uygulanır,
Kuma denen 'bir başka kadın', üstüne salınır,
Berdel dersen, 'haktan' sayılır!
Ezilen kadın, horlanan kadın, çalışan kadın, 'KAPATILAN' kadın!
Nerde 'eşitlik?' Nerde demokrasi? Nerde insanlık!
Nilgün Hanım;
'İsyanı' duydum, okudum dizelerde... 'Bir inen, bir çıkan'; bir var olup, bir kaybolan itirazı... Bize benzeyen yani...
Tebriklerimle, duyarlı tavrınıza...
Yersiz yurtsuz yarınlara
Başkaldırmaya korkan öfkeye soruyorum,
Söyleyin hadi
Kapkara olmuş kaderde
Kim yakacak ayın ışığını.
çok anlamlı bir şiirdi..yazan yüreği ayakta alkışlıyorum...
Duyarlı yüreğinizi kutluyorum Zeynep hanım, bu kadar güzel bu kadar duydulu anlatılmazdı sanırım bizler. Harika bir şiir okudum. Sevgilerimle
Kim yakacak ayın ışığını.
Ülkemiz kadınlarının çoğunun dramıdır bu.Kara kader!...Kim yakabilir ki ayın ışığını. Sanki hepsinin duygularına tercüman, dertlerine derman olmaya çalışmış sevgili Zeynep bu şiirinde.Ama sevmeden evlenenler, evlendikten sonra aradığı gerçek aşkı, sevgiyi bulamayan kadınlar hep bir arayış içinde değil midir?.Bir sıcak söze, bir tatlı gülüşe kanıvermez mi kolayca. Oysa bulsaydı bunu yuvasında , arar mıydı hiç dışarda?...Kadına şiddetin ve kadın ölümlerinin çoğaldığı şu günlerde toplumun bu kangren olmuş yarasına neşter vuran bir şiir madalyonun arka yüzünü okuyacak olursak. Ne desem az gelir. Bunları yazmak bir görev aslında biz kadınlar için. Yeni nesil bunları okumalı. Bilmem ki yarınlarda değişen birşeyler olabilir mi bu konuda iyiye, güzele doğru?...Umarım...Sevgimle cann...
TÜM YORUMLAR (13)