Şu daldığın anlarda ne düşünüyorsun?
Kendi içinde bir yolculuğa mı çıkıyorsun?
Peki ya ben neresindeyim bu yolculuğun?
Kabul, o anları bile kıskanıyorum
Zaman günü bitirirken
Ben yine seni var ederim
Bir nahoş uyku sarar gözlerimi
Seni düşünmekte diretirim
Sonra bu çekişme adının son harfinde noktalanır
Bana düşürme bu itirafı
Yiğitliği sende kalsın
Gerçi sözcükler bir bakışın ağırlığı karşısında ne eder ki?
Yüzüne inen her darbede bağrıma bir hançer saplanır
Ben o an zincirler dolarım öfkeme
Dikenleri kanatırken zincirlerin
Benim başım döner
Beni kaybetmekten korkarım
Ortalığı kana bulamamak için aklıma bir bekçi bırakırım
Fakat yine de acı içinde kıvranırım
Sonra sana dönerim
Gözlerim gözlerinin kıyısında seni var edecek bir kırıntı arar
Mecnunu dağ kadar yazmışlar da
Seni nasıl es geçmişler?
Bence sen mecnuna bir halat uzatırsın aşka dair
Sen ki benim için güvenli bir limansın
Bitmemiş güzel bir şiir
Huzurlu bir çehre
Hayatın güzel tarafı
İyi bir dost ve aziz bir sevgilisin
Alabildiğince geniş bir gökyüzü
Akıp geçmeyen geçip bitmeyen bir zaman dilimi
Sonsuzluğa uzanan bir arzu
Sen, sana dair bir bensin
Sevgiye dairsin
Yani seni sevmek kadar içten bir şarkı bilmiyorum ben
Yanında olmak kadar sağlam bir kale
Yüzüne bakmak kadar güzel bir bahar
Elini tutmak kadar tatlı bir duygu
Sana dokunmak kadar erken bir özlem
Al beni yanına, yarınına
Merhametinle bağışla
Sevginle büyüt
Varlığınla yaşat istiyorum
Beni bırakma bu vahşi insanların arasına
Bu ruhsuz, çok yozlaşmış, çok kirlenmiş insanların
Sırf sen geçecek dedin diye geçmeyeceğini bildiğim şeyler bile sükûn buluyorken içimde
Seni seviyorum işte bu benliğimin en gerçek ve en içten hakikati
Fatma Doğu
Kayıt Tarihi : 13.3.2024 22:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!