Telallar sustular feryat dilimden
Tufanlar kaçtılar esen yelimden
Çöller vaha oldu sevda selimden
Mecnun bile benim kadar sevmedi
Kurt kuşlar usandı ahu zarımdan
Dağlar üşüdüler yağan karımdan
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Kurt kuşlar usandı ahu zarımdan
Dağlar üşüdüler yağan karımdan
Cehennem ateşi ürktü narımdan
Kerem bile benim kadar sevmedi
Kutluyorum sayın şair,saygılar sunuyorum...
Tebrikler üstat.Çok güzel bir şiire imza atan kaleminiz varolsun.Saygılarımla...
Güzel bir çalışma.
Fuzuli olmasaydı Mecnunun sevgisi bu kadar abartılı olamazdı.
Haklısınız üstad. Mecnunun gezindiği aşk aradığı leylasını aradığı vahaları ıslatmak her sevenin harcı değildir. Değil sevmek Mecnun gerçek sevenlerin artçı sızılarına bile dayanamazdı yaşasaydı.
Yürekten tebrikler usta kaleminize,
Saygımla
ŞİİR HECE TEKNİĞİNE UYGUN , HER KITA , KONU VE DUYGU BÜTÜNLÜĞÜNE SAHİP. USTA BİR KALEMDEN ÇIKMIŞ.
BU USTA KALEME VE O GÜZEL YÜREĞE SELAM OLSUN EN DERİN SAĞILARILA EROL SAGUN.
OKUNMASI HAKİKATTEN ZEVK VEREN DEHŞETÜL VAHŞET BİR ŞİİR YAZMIŞSINIZ HOCAM YAZAN YÜREĞİNİZE SAĞLIK TAM PUANIMLA CANDAN YÜREKTEN KUTLUYORUM
SELAM VE SAYGILARIMLA
Hikaye bölümüne bakınca ,dizeler daha bir anlam kazanıyor....kaleminize, yüreğinize sağlık....
Gözyaşımla kayaları erittim
Ferhat bile benim kadar sevmedi
Yüreğinize sağlık üstadım,kutlarım.Saygı,sevgilerle.
calkalandi sular bentler yikildi..
yusuf bile beni kadar sevmedi..
peki simdi hangi cehennem kokutur insani
hangi cennete meyleder gonul..
simdi kim cikar isin icinden...ortada bir leyla bile yokken
Harika bir şiir olmuş üstat beğeniyle
okudum hörmet ve taktirlerimle
Aşkın mabedinde ben bir kayıptım
Sevda zindanında ömür çürüttüm
Gözyaşımla kayaları erittim
Ferhat bile benim kadar sevmedi
YÜREĞİNE SAĞLIK HOCAM ÇOK GÜZEL BİR ŞİİR YAZMIŞSIN KALEMİNİZ DAİM OLSUN BAŞARILAR
Bu şiir ile ilgili 16 tane yorum bulunmakta