Meçhul
Sancılı bir doğumu vardı ve yarım gülümsemesi kızıla çalan yüzünde yama
Ellerini ovuştururdu meçhule giden o grift ama anlamsız yolda
Bir lokomotifin sireniyle kalkardı göz kapakları sonsuz uykusundan
Ve dudaklarına kelimeler fırtınaların ardından düşerdi
Meçhul bir gerçeklik vardı sımsıkı tuttuğu çıkınında
Sessizce yakarırdı kızıl toprağa, kapkaranlık gecedeki ayaza ve kavurucu çöl akşamlarına
Cebeci İstasyonunda bir akşam üstü
İncecikten bir yağmur yağıyordu yollara
Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi
Sıcak bir kara sevda
Yüreğimizin başında bağdaş kurup oturmuştu;
Acımsı, buruk.
Devamını Oku
İncecikten bir yağmur yağıyordu yollara
Yeni baştan yaşıyorduk kaderimizi
Sıcak bir kara sevda
Yüreğimizin başında bağdaş kurup oturmuştu;
Acımsı, buruk.




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta