16.09.08
Uzun olduğundan ince görünüyor
Tüm insanlar yan yana ilerliyor
Gerekli mi gereksiz mi hiç düşünmeden
Önce doğan sonrakine yön gösteriyor
Günün geceyi kovaladığı
Gecenin günü yakaladığı
Doğumla başlayan mecburi yolda
Altı kıta üç okyanustan oluşan mekânda
Darmadağın yaşarız
Zaman önümüzde perde
Bir adım öne geçemez kimse
Hizada duruyor herkes
Ölüm hepimize eşit mesafede
Kimi dünya malıyla haşır neşir
Kimi cennete girme çabasında
Kimi geçmiş insanların biriktirdiklerini
Öğretmek ister yeni doğanlara
Zaman perdesinin
Burnumuzu sildiği kısacık ömrümüzde
Birileri dünyalıklarını arttırma peşinde
Tahsilat gişelerini yan yana kurar
Cennet hava yollarından
Saf insanlara bilet satar
Ana yoldan yan yollara sapanlar
Hava yollarından rezervasyon yaparlar
Gişede bırakınca ağırlıklarını
Kanatlanıp arşa ulaşacaklarını umarlar
Başlangıç noktan belli
Nasıl bitireceğin
Bulunduğun yerde bitirenlerle tescilli
Başladın bitecek
Tek bilinmeyen
Bitişe nasıl gidilecek
Olduğun yerde durup
Gideceğin yeri bekleyebilirsin
Ya da becerebiliyorsan ışık hızında
Gideceğin yere ışınlanabilirsin
Ne zaman kaybedersin
Nede kazandığın zamanla
Gideceğin yerin
Bir adım ilerisine geçebilirsin
Senden önce yola çıkmış
Oldukçada ileri gitmiş
Yolu anlatan bazı kişiler
Ne önündedir
Ne de arkanda
Gittiğin yolu
Diklemesine kesen
Yol genişliğindeki
Zaman perdesinin
Üzerinde sıradalar
Yan yana iki oda.
Odanın içinde
İki sandalye
Bir tanede masa
Soldaki odanın
Duvarı ayna
Tavanı ayna
Tabanı ayna
Sandalye ve masa da ayna
Küçücük bir mum ışığı
Güneş olmuş yansıyor
Duvardan tavana
Tavandan tabana
Aydınlanıyor oda
İkide adam var
Kitap okuyorlar
Mumun titrek ışığında
Sağdaki odanın
Duvarı kara keçe
Tavanı kara keçe
Tabanı kara keçe
Sandalye ve masa da keçe
Kocaman bir lamba yanıyor tavanda
Tavandan duvara
Duvardan tabana gelene kadar ışık
Küçücük bir mum etkisi veriyor
Sandalyede oturanlara
Konuşuyorlar aralarında
Biri duyduklarını diğerine anlatıyor
Kara keçe kaplı karanlık odada
Işığın aydınlığından korkarlar
Kara keçe kaplı oda kurarlar
Tepedeki kocaman ışığı göstererek
Işık körlerine ışığı anlatırlar
Işığın büyüklüğü kabulümüz
Işığı yutan odalar en mükemmel eseriniz
Doğru yolu göstermekse niyetiniz
Oda hapsindeki insanlardan ne dilenirsiniz.
Günü başlatan güneşin
Muhteşem manzaralarla
Günü bitirdiği ufuk çizgisi
Gözünün önünden
Kayboldu kaybolacak
Ve zamanıysa ay doğacak
Bilmem kaç ışık yılı uzaktan
Görebileceğin en son nokta
Yıldızlar parlayacak
Ve sen ya kendini kurtarmak amacıyla
Hür iradeni zincire vurup
Kara keçe kaplı karanlık odadaki
Bezirgânbaşına çırak olacaksın
Ya da gelecek kuşaklara
Aydınlık bir yol açmak için
Aynalı odadaki bilimin ışığıyla
Hakka ulaşacaksın.
Bahattin Çakılkaya
Kayıt Tarihi : 5.10.2021 15:45:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Bahattin Çakılkaya](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/10/05/mecburiyet-yolu.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!