Dünyaya gözümü burada açtım
Doğup büyüdüğüm köyüm fırtıman
Aşkınla kaynadım sevdanla coştum
Geçmişim sinsilem soyum fırtıman
Erzincan'dan gelmiş dedemin soyu
Gel sorma hocam benim soyumu
Oğuzdan horasana erer boyumuz
Yarenim yoldaşım bilir huyumu
Haktan gayrısına eğilmeyiz biz.
Başımız egmeyiz hiçbir varlığa
Beyanım vasiyet torunum Cem”e
Canımın cananı servetim şahım
Nazarlar değmesin mavi gözüne
Nefsine hakim ol incitme sakın.
Yar senden kaçtım sende benden
Sensiz bir dünya görülmüyor ki
Üç gece üç günüz ayrı bir telden
Sazıma bir düzen verilmiyor ki
<<
Gök kubbem indi ufkum daraldı
Yıllar oldu ben köyüme varmadım
Dere tepe yollarını özledim
Nice yıldır poyrazına durmadım
Badı sabah yellerini özledim
İnsan deryasina daldim aklandim
Aşkın kazanına girdim haşlandım
Dost için zararı karime saydim
Akılsıza budalaya saydilar bizi
Tutmadi hesabim haftayı ayı
Yüzün bile görmediğim yarenler
İlden ile selamlaşmak ne güzel
Vahdeti vücut ta hakkı görenler
Dilden dile yazışması ne güzel.
İncin ipte incitmeyen yürekler
Gönlün pazarında seyran eyledim
Arzular yesemini cennete çıkar
Huriler dizilmiş seyire daldım
Bir görün yarenler bizim elleri
Devrilmiş asmalar bağı kalmamış
Dağılmış kovanlar çıkmaz sesleri
Kırılmış peteğimiz balı kalmamış
Annenim diktiği kirazlar çamlar
Kalbimi kıranla girmem cennete
Cehennem narına koşar giderim
Bir zalim düsürdü beni mihnete
Gelirse ölüme naçar giderim.
Adını yazmaya kaleme yazık
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!