Ne zaman ocakta sohbet edilse
Turan ülkesinde otağ kurardık.
Sohbetin içinde mazlum geçerse
Uygur’u dolaşıp yetim arardık.
Hilale benzerdi gece gökte ay
Masaya gelirdi iki demli çay
Sanırsın elimizde ok ile yay
Bozkırda casusa baskın yapardık.
Muhabbet çoğalıp sayı artınca
Radyoda dertli bir beste çalınca
Ozan Arif’in sazını duyunca
Esir yurtlarımıza türkü yakardık.
Her sabah Tuna’dan abdest alınır
Kerkük’te kaleye bayrak asılır
Musul’da gardaşa mektup yazılır
Tebriz’den, Bakü’ye yollar açardık
Yesevi pirimiz himmet vermeden
Semerkant ilinden “Emir” gelmeden
Çeyan Tepesi’nden Enver inmeden
Çin Seddi yoluna revan olmazdık.
Rüyada olmazdı böyle hayaller
Metehan, Ertuğrul toya gelirler
Sohbete Çeriler eşlik ederler
Kürşad’la birlikte saray basardık.
Kayıt Tarihi : 8.10.2024 21:32:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!