Güzel bir ilkbahar,
Güneşli, berrak bir gün.
Mayısın yirmiüçü.
İlkbahar kadar güzel bir genç kız...
Saat oniki,
Cafe Fayton...
Saat onüç,
Bir anda akıp giden, koskoca bir saat.
Birlikte yenen bir hamburger
Ve bir ömür sürecek dostluğa MERHABA.
Kayıt Tarihi : 27.4.2008 16:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yıl 1980. İlk baharın son günleri. Mayısın yirmiüçü... Bir ay sonra, Gazi Eğitim Enstitüsü Fransızca bölümünü bitirecek, Fransa'ya, dil okuluna gidecek, sonrasında da, orada kalmanın yollarını arayacaktım. Liseden bir bayan arkadaşımla telefonda konuşurken, 'okulun da bitiyor, evlenmeyi düşünüyormusun? ' diye sorduğunda; espri olsun diye, 'iyi birini bulursam neden olmasın? ' diye cevap vermiştim. Arkadaşım da benim şakayı seven biri olduğumu bildiği için, dalga geçtiğimi anlamış, bu sözüme inanmamıştı. Bu konuda ciddi olup olmadığımı ısrarla sormasına rağmen, onu, ciddi olduğuma inandırmıştım. Daha sonra tekrar beni telefonla aradığında, bu konuda samimi olup olmadığımı, eğer samimi isem, beni bir arkadaşıyla tanıştıracağını söylemişti. Ciddi olduğumu söyleyerek, onu bir kez daha kandırmıştım. Evliliği düşünmek şöyle dursun, o güne kadar aklıma bile gelmemişti. Yirmiüç yaşındaydım ve bana göre, evlilik için çok erken bir yaştı. Hem sonra, evlilikten önce yapacağım daha çok şeyler vardı. Beni arkadaşıyla tanıştırması için ona randevu verdim. Mesai saatleri içinde, öğlen yemek paydosunda buluşacak, yemeği birlikte yiyecek ve bu arada bizi tanıştırıp, birbirimizi görmemizi sağlayacaktı. Bir hamburgercide buluşup tanıştık... Şimdi evliyiz, bir oğlumuz var ve mutluyuz. Elveda Fransa... Merhaba yeni hayat...
TÜM YORUMLAR (1)