Geç kalmış nisan yağmurları,
İncitmeden pataklıyor, gonca gülleri,
Yaza nispet soğuk mayıs geceleri,
Sinsice gizlenmiş baharı bekliyor.
Soğuk kimin umurunda,
İçimiz cayır cayır yanıyor,
İki kadeh atmışız ki ardarda,
Kanımız fıkır fıkır kaynıyor.
Sahnede söylenen nostalji şarkı,
Yıllar öncesine götürüyor insanı,
Bu günün diğer günlerden farkı,
Bir elde su, diğerinde rakı.
Sohbetler desen hemen her telden,
Bazen özelden, bazen güzelden,
Terennüm etse de diller usuldan,
Alkıştan fazlası gelmiyor elden.
Hep hatırlanan mertler, namertler,
Hatta iyilikler, kötülükler, tüm dertler,
Gün bugünkü gün yarını boş ver,
Yiyelim, içelim bizim olsun saadetler.
Bizimle aşık atılmaz, külâhı ters giydiririz,
İnsana gıyabında bile izin aldırırız,
Sanmayın masada bir kaç kişiyiz,
Biz olmayanlara da kadeh kaldırırız.
Eğlenirken dinlenmekse niyet,
Bir hafta sonunu sen de feda et,
Doğadan da hoşlanıyorsan şayet,
Aradığını buldun şimdi nihayet.
30.05.2003
İbrahim BayraktarKayıt Tarihi : 13.6.2003 17:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir hafta sonunu sen de feda et,
Doğadan da hoşlanıyorsan şayet,
Aradığını buldun şimdi nihayet. '
Coluk cocuk gitmek, hepsinden güzel olsa gerek...
Ögretmen Sükran Günay
TÜM YORUMLAR (3)