Sessiz çığlıklar atarsın yankım ülkene ulaştığında.
Efsane güzelliğinin üzüm bağlarında gülücükler saçarsın.
Anılarını koynuna alıp, dalarsın savaş meydanlarına
Bir liman meyhanesinde zaferine kadeh kaldırır,
yüreğindeki çözümsüz aşkla hayat oyununu oynarsın.
Binlerce sözcüğün yıldıza dönüştüğü bir gizem gezegeninde, kırık dökük anılara kadeh kaldırmaktır yokluğun. Günler serseri bir mayın gibi dolanır masmavi denizlerinde. Bir yakamoz ışığı yansır arada bir çözümsüz yüreğinden ve yalnızlığının ayak sesleri duyulur derinden. Sesin, gözlerin, saçların ve ellerin tırmalar bedenimi binbir yerinden.
Tanıdığım bir ağaç var
Etlik bağlarına yakın
Saadetin adini bile duymamış
Allah’ın isine bakin
Geceyi gündüzü biliyor
Devamını Oku
Etlik bağlarına yakın
Saadetin adini bile duymamış
Allah’ın isine bakin
Geceyi gündüzü biliyor
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta