Sende mavi ispalet, sınıfların bağıdır.
Şerrareli mavili, ordunun kulağıdır.
Çark konan mavi ise, ulaştırma ağıdır.
Her renkte güzeller var, amma ille mavilim.
Nice demir köprüler tekniğinle kurulur.
Kıt’alardan kıt’aya elinle konuşulur
İnsanı da, yükü de sırtında götürülür
Mavilim de mavilim ve ille de mavilim.
Piyadenin, tüfeği, süngüsü var, şanı var
Hudutlardan hududa akıtılan kanı var.
Yiğitlik beratı var, zaferden fermanı var.
Bunlar elbette güzel, ama ille mavilim.
Tarıkçının siyahında, savaşın şiddeti var.
Motor gürültüsünde askerlik hiddeti var.
Paletinde, zırhında bir cidal dehşeti var.
Diyecek yok bunlara, amma ille mavilim.
Ordu donatım rengi bombalarla süslenir.
Yarbaydan sonrasına fabrikatör de denir.
Her sınıf, bir köşeden, destek diye seslenir.
Destek vermek güzel şey, amma ille mavilim.
Personel karasına ağır başlı denilir.
Bir meşale uğruna, her organdan geçilir.
Kışlaların, büronun en sıcağı seçilir.
Belki tatlıdır bunlar, amma ille mavilim.
Levazımın odunu, mazotu var, aşı var.
Eflatun meraklısı, her sınıfta başı var.
Rahatı yerindedir, tertemiz maaşı var.
Rahat batmaz insana, amma ille mavilim.
Bu viran kasabada akmadık damımız yok.
Lojmanlar sırasında belirli sanımız yok.
Demirtepe köyünde çıkmadık canımız yok.
Henüz sözüm bitmedi, sabreyle sen mavilim.
Terraneli, hey’betli, haşmetli adımız var.
Lacivertli dilbere bir kara sevdamız var.
Topçu’dan dönmemeye koskoca andımız var.
ESMER’im olmasaydı, sen benimdin mavilim.
Kayıt Tarihi : 4.12.2017 16:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!