İmge yüklü bir gemi kaptanıyım
Sabaha varmadan;
Şiir limanına çıkar gönül sandallarım.
Kimse bilmez şiirimin dilini
Sadece martılara okurum,
sessiz dizelerimi.
Balıklara anlatırım,
en sevdalı hikayemi.
Sonra durur ufka bakarım.
Yarım yamalak aşk sedengeçtisi
belirsiz bir çizgi.
İşte o an;
yakarım bütün sızı kibritlerimi.
Gömerin sabahın içine,
imge yüklü gemimi.
Ve bir sabah,
Yeniden çıakrım Hayyam'la yola
Işıklı kentlerin içinden.
Zamanın eskicisi serseri gülüşlerle.
Kendime doğru yola çıkarım.
Yüreğin bozkırlarında bir Han da.
Avlanırım bir afeti devrana,
düşlere eş silueti.
Titrek bir mum ışığı.
Yazarım;
'Kapalı bir aşk geçidinde kaldı,
yolculuklara çıkan yüreğim.'
Esrik bir ben sayıklar gecelerim,
Kırılır, kızarım
Zamanın
kulağımda yankılanan hecesine.
Sabbah'ı salarım korkularımın üstüne
Ben yanarken gecede.
Sığınırım sonra
Güneşe türkülenen Karac'oğlan nağmelerine.
Aşkla gelirim iç savaşımın klıntılarından.
Eyyy Şafak!
Yürek ten yangın bugün.
Söndürmez hiçbir sağanak.
Ey Hayat!
Heybene güneşi koyda gel.
Bize AŞK gerek.
Yılmaz SARI
(10/09/2009)
Kayıt Tarihi : 27.5.2020 00:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!