MAVİ ŞİİRLERİ

MAVİ ŞİİRLERİ

Nuran Üçer

Kelepçeli yüreğimden mavi düşler yolluyorum
Mavi kuşun kanatlarında
Nehirler gibi mavimsi sevgim yatağında
Güneşe inat buz mavisi yüreğim
Tüm mavi yolları sana sorup
Upuzun mavi bir yoldan geleceğim
Umutsuzluğuma bir avuç gözyaşı bırakacağım
..

Devamını Oku
Ertuğrul Temizyürek

Bu gün rengim mavi,
Gökyüzünde boyanan bulutlar gibi
Umutlarımı da boyadım maviye
Bilirim ki umut fakirin ekmeği
Bende isterdim pembelere bürünmeyi
Herşeyi güzel ve renkli görmeyi
Ama ne yapabilirim ki
..

Devamını Oku
İbrahim Ünlü

Salt mavi
Sadece mavi
Hep mavi
Gökyüzü bu
Huyu mavi

Gecesi hayın
..

Devamını Oku
Mavi Yağmur

Mavi bir kuşum ben..
Uçsuz bucaksız gökyüzümde
Özgür,mutlu olduğu mavilikte
Kanat çırparım uzakta ki gönüle

Mavi bir kuşum ben..
Hayallerini bulutların üstüne taşıyan
..

Devamını Oku
Vedat Sadioğlu

22 Mayıs 2010’da bir gemi çıktı yola
Antalya’dan Gazze limanına
Yardımın, imdadın, umudun gemisi
Mavi Marmara, gönüllerin gemisi

Gazze, İsrail ablukasında çırpınmakta
İnsanlar aç, hasta ve çok zorda
..

Devamını Oku
Zuhal Aksulu

Serin bir Ankara sonbaharıydı biz ilk buluştuğumuzda... Birbirini ilk defa gören ama sanki yıllardır tanıyormuş gibi hasretle kucaklaşan iki insan...
Mavi soğuk renklerdendir.. ve maviydim ben onun için... rengim mavi... mevsim sonbahar...
İçimizi ısıtacak sıcak bir çay içtik beraber.. Hayatımda içtiğim en lezzetli çaydı belki... çay.. sıcak.. soğuk.. sigara.. ve kokusu başımı döndürmüştü...
ve buluştuk biz... mevsim kışa döndü... biz buluştuk... Lapa lapa yağan kara ve Ankara'nın ayazına aldırmadan onu bekliyordum.. Nasılsa sıcak bir çayla içimizi ısıtırız diye.. ısındı da.. öyle ısındı ki... Tutkuya dönüştü benim için.. bu son buluşmamız dediğim her seferinde onu görebilmek için yeniden bekliyordum... beklemek.....
Kış bitti... karlar eridi... ve eriyen karlar gibi o da hayatımdan usulca çekip gitti... dedim ya.. maviydim onun için ben... gece yerde mavi mavi parlayan karlar gibi......
..

Devamını Oku
Kemal Çakır

Aç kanatlarını, daha özgürce aç!
Süzül alabildiğine mavi boşlukta,
Sarıya,karaya özenmenin anlamı ne
Özgür mavi durup dururken.

Rüyaları maviye boya
Güneşi de
..

Devamını Oku
İhsan Hasan Kaya

Uçabilirsin Mavi Kuşum…

Ne oldu mavi kuşum, açılmaz uçamaz oldun,
Bilgi isteyen insanlara bilgi veren bir yoldun.
Ne oldu sana, seni kim kapattı birden soldun?
Üzülme bilgi kuşum, sen kimin başını yoldun?

..

Devamını Oku
Serhat Çalışkan

Orhan bütün karmaşık düşüncelerine,birbirinden daha ızdıraplı günlerine rağmen Maviyi unutamıyor,denediği her kurtuluş formulü onu biraz daha Mavi delisi yapıyordu.Artık bu sevdanın bütün hayatına damga vuracağının farkındaydı,fakat yıllarca hiç olmayacak bir hayali kuracak olmasının bile taşınabilir bir tarafı vardıda,Mavinin sanki hiç bir şey olmamış gibi rahat ve umursamaz olması Orhanı deli ediyordu.Ve bir karar verdi,sevgisini anlamayan,yada böylesi bir sevgiye karşılık bir sefer bile güzel tekbir kelime söylemeyen birine artık daha fazla methiyeler,iltifatlar,dizmek istemiyordu.
Maviye olan sevgisi azalmamış,aksine her geçen gün daha büyümüştü,ama Mavinin bir kez bile şu allahın belası yazını okuyorum,okumuyorum,yazma,yada yaz.dememesi,günlerce antolojiye girmemesi,Orhanı çıldırtıyordu.Vakit bulamamasını falan kabul etmiyordu Orhan.Gecelerce konuşurken vakit bulan insan şimdi birkaç sayfa yazıyı okumaya vakit bulamıyormuydu,buna kimse inanmazdı,tabiOrhanda inanmıyordu.Tek gerçek vardı,Mavi Orhanı unutmuştu,yada zaten hiç sonradan hatırlayacak kadar kaale almamıştı,Orhan sadece kendi kendine gelin güvey olmuş,oturup sevda masalı uydurmuştu,ve masallar bir yerde biterdi,bu sevda masalıda burada bitmeliydi,çünki artık bu hikayeyi devam ettirmek için yazar olmak,şair olmak yetmiyordu,tek kişilik bir aşk hikayesiydi ve bitmesi gerektiği gibi bitecekti,Ardında birkaç damla gözyaşı,yıkılmış hayaller,söylenmemiş şarkılar,şiirler bırakarak gidecekti sevda yeli,

Bu sevdadan Orhana tek kalansa yaklaşık yüz sayfayı geçen bir hikaye olmuştu.Madem o bir yazar,bir şairdi,her yazdığı onun bu yöndeki birikmişlerini oluşturuyordu,serveti yazdıklarıydı,ve yazdıkları hayatının gerçekleriydi.,artık gerçeğe dönme vakti gelmişti.Çünki Mavi kendisininde dediği gibi Orhanın yüreğini seviyordu.Orhanda artık sadece Mavinin yüreğini sevecekti,kendisini bekleyecekti,ama böyle salya sümük ağlayarak değil,sadece geceleri,telefon başında


SON
..

Devamını Oku
Kaptan Murat Yıldız

Oldu mu mavi olacak,
Mavi ama harbi mavi.
Her tonunu taşıyacak mavinin.
Kokladın mı mavi mavi kokacak.
Dokundu mu masmavi kesilecek
Ve alıp götürecek seni maviliğe.
Yudum yudum içecek,
..

Devamını Oku
Osman Genç

Sor sana anlatayım Karadeniz ne şekil,
Gök mavi, deniz mavi, dağ, taş ise yemyeşil.
..

Devamını Oku
Dinmez Er



Deniz mavi pırıltılı engin su
Gökyüzü mavinin sonsuzluğu
Yeşil çayırlardan
Tepelere tırmanan çizgi, mavi
Çeşme’de bir sabah vakti
..

Devamını Oku
Harun Çalpan

Dur gitme..Gidişinle solar bu beden.Yaz bahar kışa döner,gökyüzünde mavi gider.Her yanı karanlık bulutlar sarar,kente düş kırıkları yağar.Sokaklar yasa boğar, lambalar söner..Yağmurlara esir kalır cadde boyu kaldırımlar..Ve sele kapılır gider umutlarım,düşlerim, ve mavi gülüşlerim.Dur gitme...
..

Devamını Oku
Nilgün Acar

G Ü N L Ü Ğ Ü M D E N

Aklığımda bir konu olmadığı ya da olan konuları,daha içimde tutmak istediğim zaman.Ve olanak buldukça,seninle söyleşelim günlüğüm olur mu? Zaten,senin hayır deme şansın yok.Soruyorum kendime.Seni karşı cins olarak mı düşünsem? Yoksa bir bayan gibi mi? Karşı cins,hep daha yakın gelmiştir bana.Uğraşım gereği,onlarla olmam gerekti çoğunlukla ve gerekiyor.Ankaradayken,çoğu kez,boncuk gibi tek olurdum aralarında.Ve dengeyi sağlardım tek olsam da.O zamanki arkadaşlarım ve ilişkiler çok farklıydı.Fiziksel olarak ta,onlara daha çok gereksinmem vardı.Dışarıya çıkma,bir yere gitme,gezme gibi olaylarda,onların fiziksel gücü gerekiyordu.Hepsi çok severek,yardımcı oluyorlardı,tertemiz düşüncelerle.Ben de hiç huzursuz,rahatsız olmazdım,beni bebek gibi kucakladıklarında.Hepimiz doğal bulurduk bunu.Doğaldı da zaten.Konu eskilere kayacak günlüğüm.Seni,cinsiyet gözetmeksizin,salt arkadaş olarak düşüneceğim.Adın TUTKU olsun.Yazmak,benim en büyük tutkum ya.Eğer bir kızım olsaydı? İsmini:SEVİ-TUTKU koyardım.Aşk ve tutku yani.Sanırım,benim özetim bu.Daha doğrusu,özetimin bir bölümü.Oğlumun ismini de,UMUT-ÖZÜN koyardım.ÖZÜN:Öztürkçede şiir demek.UMUT VE ŞİİR.Mavi umuttur.Ben maviyim.Adımın anlamı:MAVİ RENKLİ,ÇİVİT MAVİSİ VE MAVİ BİR ÇİÇEKMİŞ.Anneannem,bilerek mi koydu adımı? Hayır,o beni bir prenses olarak düşünmüş.Refik Halit KARAY’ın roman kahramanı,NİLGÜN prenses gibi.Delifişek bir prenses.Mavi umut.Şiir de,armağanım olduğuna göre.Bir oğlum olsaydı,UMUT-ÖZÜN adı olması çok doğal.İkinci isimlerini kullanmaları gerektiği için de:TUTKU VE ÖZÜN.İkisi de pek kullanılan adlar olmadıkları için.İlgi çekecekti.
Sevgili Tutku.İnsanların ellerindeki şeylerin değerini bilmediklerini ve yanıbaşlarındaki ya da avuçlarındaki mutlulukları göremediklerini düşünmüşümdür hep.Yıllardır da,somut olaylarla çıkıyor karşıma bu düşüncelerim.Geçen gün,bahçede oturuyordum.Nöbetçi amirin yakını mı? arkadaşımı bilmiyorum.Bir bayan,iki çocuğu da yanında yürüyerek geçtiler yanımdan.Konuşuyordu nöbetçi amirle.”Artık biberon ve bez taşımak istemiyorum.Kurtulmak istiyorum bu havadan.”Gibi daha bir sürü şey söyledi.Şaşkınlıkla ve inanamayarak baktım arkalarından.Bir kız,bir erkek,nurtopu gibi tatlı,sapasağlam çocuklardı.Nöbetçi amir bayanın da,küçük bir erkek çocuğu vardı.O yakınmıyordu.Kadına,çok kızdım içimden.O harika minik altıntoplarının değerini ve anlamını bilmiyordu.Dünyada kaç kadın ve erkek,bir çocuk sahibi olabilmek için,neler çekiyorlardı.Ömür boyu bu özlemle yaşayanlar vardı.Hatta bu yüzden boşanan,üzerine kuma getirilen kadınlar,öyle çok ki hala.Ve dahası:Çeşitli biçimlerde engelli çocuğu olan ve hep biberon-bez taşımak durumunda kalan anneler-babalar var.Yakınmasız,sabırla katlanıyorlar buna.Ayrıca:Benim kaldığım yerde,bazı engelli arkadaşlar,sıvı şeyleri,biberonla içiyor.Yemekleri,normal çiğneyemeyip,yutma sorunları olduğundan.Tüm yiyecekleri,blendırdan-robottan çekilmiş halde yiyebiliyorlar.O şımarık kadının arkasından koşup,hızla sarsarak,bunları anlatmayı,çok istedim.O minikler,nasılsa büyüyecek.Bezden-biberondan kurtulunacak.Bin bir çeşit başka sorun çıkacak.Ve bir daha,küçük bir çocuk olamayacaklar.Her anın,her günün,her yaşın değerini bilip,tadını çıkartmak gerekmez mi Tutku? Sevinmek,şükretmek yerine.Neden gözlerimizde,usumuzda,gönüllerimizde,hızla-kolayca yırtıp atabileceğimiz perdeler var? Sevgili Tutku.Aziz NESİN’in demesini öğrenmeden önce,ben aptal buluyordum insanları.Ve ne yazık ki,hala ona tüm varlığımla katılıyorum.Bir anne,çocuklarının yanında,böylesi saçma sözler söylerse? Ki,o çocukların bunu anlamadığını sanıyorsa? Çok,çok daha aptaldır.Diğer insanlar,neler yapmaz? Değil mi Tutku? Çenem düştü yine.Şimdilik hoşça kal.Işık ve sevgilerimle.
Nilgün ACAR
08. 09. 2008
..

Devamını Oku
Koray Akalın

ben seni hiç unutamadım mavi gözlüm.
hiç ayrılmadım senden.
adina şiirler yazdim, dönüp kendim okudum ama sana okutamadım mavi gözlüm.
sevgi büyüttüm içimde sana karşı, sevgini büyüttüm, aşkını büyüttüm
sen bilmezsin mavi gözlüm,
bu ismi de sana ben koydum.
ama sana bir kez olsun diyemedim.
..

Devamını Oku
Tarık Torun


Tıngır mıngır oynar coşar Akdeniz,
Ey mavi Akdeniz bugün sendeniz.
Kollarını açıp koşar bendeniz.
Huzura koşmaktır mavi yolculuk.

Mavi enginlere martılar uçar.
..

Devamını Oku
Şakir Fırat Asal

Mavi gözlerine daldım, denizi gördüm,
Mavi gözlerinde gökyüzünü gördüm,
Mavi gözlerinde seni gördüm.
..

Devamını Oku
Hamdi Oruç

Kenan illerinde iniltiler var yine...

Gelmeyecek misin mavi Işık
Sana açtım bütün pencereleri
Boğuyor beni bu hayat bu gece
Hayat gece bu gece yine

..

Devamını Oku
Ferudun Ergan

yüzüm avuçlarında oturuyordum
o mavi otobüs geldi;
lacivertti gece…

akıyordu zaman, akıyordu yürek.

dağların
..

Devamını Oku
Gassan Satar

Haydi konus ne olur
Mavi dokulecek dudaklarindan
Mavi olacak ask
Haydi dokun ne olur
Mavi boyanacak tenim
Maviye kesecek her dokunus
At yureginden tum prangalari
..

Devamını Oku