Mavi Kolye 22 Şiiri - Serhat Çalışkan

Serhat Çalışkan
283

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Mavi Kolye 22

Sütün temizliğini herşeyden önde gören bu kör bakış benim hiç bir seçme şansı olmayan kızlara,önyargıyla bakmam için aslında yeterli sebepti ama yapmadım.Hayatımda hiçbie kızı,daha doğrusu hiç bir insanı seçme şansı verilmeden kendisinin bağlı bulunduğu ailelerinden ötürü dışlamadım,ve bu bence doksan üç yaşında ölen dedemden daha bilge yapıyordu beni.
Benim kızı sevmem,onun beni sevmesi,fikirlerimizin uyması,yüreklerimizin aynı dili konuşması yada salt aşk asla biriyle beraber olmama yeterli sebep değildi;
Nikah düşermiydi,zenginliği sorun olurmuydu,parayı çok seviyordu,ailesi yaramazdı,kız oğlan kız değildi,annesi kötü kadındı,aynı mezhepten değildi vs gibi bir yığın saçmalıklara bir yığın aşklar harcıyordum,harcattırılıyordum,Sadece ben değil,ülkemizdeki insanların çoğunluğu bu baskıyı yaşıyordu,ve bu beni çok rahatsız ediyordu.
Babamın süper ticari zekası sayesinde şehir şehir dolaşıyordumda asla oturduğumuz bütün şehirleri Türkiyemin koları olarak göremiyordum,Her kentte başka adetlere uymak zorundaydım ve adtler,töreler bir insan hayatından elbette önemliydi,büyüklerim için.
Sevgiye ve aşka yaban yetiştirilen yüreğimiz,önce annemin,sonra babamın ardarda vefat etmesiyle buhranlı bir yalnızlığa bürünüyordu,ve beni yalnız bırakıp ötelere giden büyüklerim,ailem,artık müdahale edemedikleri hayatımı nasıl şekillendireceğimi doğru öğretmemişlerdi bana
Sevgiyi kolay kabullenemeyen bir toplumduk,öfkelerimizi bağıra bağıra,hayranlıklarımızı sessizce fısıldamayı öğrettiler bize.Arkadaşımızın annesine mahalle meydanında rahat küfrediyordukta,sevgiliye seni seviyorum demek için böbrek taşlarımızı döküyorduk.

Gençliğimi,heba olmaktan son anda kurtarmıştımda kurtulamayan genç arkadaşlarıma ağlamak istiyordum.Ne annem vardı seveceğim kızın sütünün kalite kontrolünü yapacak,nede babam ''ben yaşarken o kız bu eve gelin giremez diyecek''
Babam ah babam! Ömrünün yarısını bar pavyon gezerek geçirmiş olmaktan hiç utanmamıştıda,ailemizden yada akrabaklarımızdan biri bir bar kadının severse bu onun için en büyük utanç kaynağıydı,Oysa eski türk filmlerinde hep bir bar kadınıyla,bir kabadayının aşkından taraf olmuştu.Çocukluğumun anlamsız seyirlerinde anlayamıyordum,ama galiba yasakları seviyordu insanlar,başrol oyuncusunun bir bar kadını için onlarca insanı vurması masum bir kahramanlıktı babam için,Ama nedense gittiğim hiç bir pavyondaki kadına aşık olabilme hakkı verilmiyordu bana.
Kulaktan dolma,kıçtan uydurma sebeplerle yuvalar yıkılıyordu,yurdumun kenar mahallelerinde ve ben aslında o evlerin çocuklarınında onüç yaşında olduğunu sanıyordum.En az benim kadar masum olduklarını düşünüyordum.Ama onlarla oynamamız yasaklanıyordu,annesi uygunsuz yerde çalışan bir çocukla oynanmazdı,çünki mazallah bir gören olurdu,kovmalıydık onu,dışlamalıydık ve annesinn kabahatlerini yüklemeliydik o çocuğa,taşıyamazsa bu bizim suçumuz değildi,çocuk düşünsündü

Devam edecek............

Serhat Çalışkan
Kayıt Tarihi : 8.11.2006 14:54:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Serhat Çalışkan