Hiçbir hasret,bukadar çekilesi gelmemişti ona.Daha önce defalarca terkedeni olmuştu,yada o terketmişti ama hiç böylesi acımamıştı yüreği.Bu seferkinin acısı bile güzeldi,yüreğindeki sıkışıklığı atmak,teselli aramak için hiç bir yola başvurmak istemiyordu,bu ızdırapla yaşamayı seviyordu her nedense.Eskiden,dost sohbetlerinde bir kaç duble rakıya gömdüğü kederini şimdi kimseyle paylaşmak istemiyor,onun yokluğunu bile seviyordu.İçinde çırpındığı keder bitmesin,yüreğinden Mavi gitmesin istiyordu.
Yazdığı romanın ilk sayfasından başlayıp,kaldığı yere kadar hergün defalarca okuyor,''keşke şunuda yazsaydım,keşke burda bundanda bahsetseydim'' diye hayıflanıyordu.Her yazdığı satırda Mavinin kadife sesi kulaklarında yankılanıyor,onun suskunluğundan, onun sesiyle uyanıyordu.
Tam sekiz gündür,ona gönderdiği mesajı okumamıştı Mavi.Hergün artık okumuştur diye bilgisayarı açıyor,mesajlar bölümünün gidenler kısmında,okunma tarihinin karşısındaki boşluk,öyle bir derin görünüyorduki gözüne bu dipsiz kuyuda unutulmuş bir sefil sanıyordu kendini.
Orhanı asıl üzen,Mavinin mesajını okumamış,yada cevap atmamış olması değil,sekiz gündür hiç mesajlarını açmamış olmasıydı.Yoksa hiç umursamıyormuydu onun varlığını,ve amansız çırpınışlarını,
Yüzme bilmediğini söylemişti orhana,orhanda olurda birgün fazla açılır boğulma tehlikesi yaşarsa kendisini kurtaracağını söylemişti ona,oysa şimdi Orhan boğulmak üzereydide,Mavinin umrunda değildi.Orhan yüzme biliyorduda,bu sefer akıntıya kapılmıştı,kulaç attıkça dibe vuruyor,dibe vurdukça su yutuyordu.Hani su hayattı,hayat koca bir denizdi madem,niye bir kaşık suda boğuluyordu
Henüz gideli yirmi gün olmuştu ama,Orhan hergüne bir şiir yazmış,ama şiir bile o gidişe akıl sır erdirememişti.Gerçi Mavi,Orhanı bir şair olarak görmüyordu ama,dünya üzerinde yaşamış,yaşayacak hangi şiir üstadı onu Orhanın şiirlerindeki kadar sevdirebilirdi Orhana.Üstad Necip Fazıl,yada Nazım Hikmet onu Orhan kadar büyük harflerle yazabilirmiydi dizelere,yada taşırabilirlermiydi,gündüz hayale,gece düşlere
''Bana Orhan yeter,Nazıma gerek yok demişti Mavi de; yetmek böyle birşeymiydi.yada yetinmek terketmekmiydi,böyle umarsız,acımasızca.Neredeyse şiirleriyle bile kavgalıydı artık,onlarla bile konuşmuyordu Orhan,onlarıda sorumlu tutuyordu onun gidişinden,yinede vazgeçmiyordu şiirlerinden,bir dargın bir barışık olsada biliyorduki,bu yükü ancak onlarla kaldırabilirdi.Ve yazıyordu Orhan şiirlerini olur olmaz heryere,yazıyordu,yüreğine
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden