Her sonbahar, gidişiyle Orhana bir kaç günlük hastalık bırakırdı.Son bahar,nöbeti kışa devrederken,Orhan hep hazırlıksız yakalanır,sabah çıkarken güneşli olan hava öğleden sonra yağmura,akşamüstü kuru soğuğa çevirir,gömlek üstü ince bir ceketle dolaşan Orhan heryıl aynı senaryoyu yaşamaktan kurtulamazdı.Yine aynı olmuştu,Akşamdan beri sayısız gripin,ağrı kesici,ve binumum grip savar koca karı karışımları içmesine rağmen,midesi ağzına gelmiş fakat sinir bozucu burun akmaları,baş ağrısı,mide bulantısı geçmemişti.
Bitkin,yorgun,düştü düşecek bir vücudu dükkana taşıması gerekiyordu.Yapılacak işler vardı.Amcası ve yengesi evde kalıp dinlenmesi için ısrar etmişler fakat sebebini bilmediği bir inatla dükkana gitmek istemişti.Aslında işleri Hasan'da yapabilirdi,stoklar sayılacak,bir iki toptancıya telefon edilecekübirde dükkanın bozulan klozeti tamir edilecekti,Hasan bu işleri çok çok bir saatte yapabilirdi,ama Hasan, Orhan'ın, MAvi'ye yazdığı romana yeni sayfalar ekleyemezdi.Orhan yazdığı romanı dükkanda tutuyor,eve getirmiyordu,her yazmaya başladığında romanın enson yazdığı kısmını tekrar okuyordu.Bu yüzden dükkana gitmeden yazmak istemiyordu,Çünkü başağrısından enson ne yazdığını tam hatırlayamıyordu.
Amcası'' yorgunsun,motoru bırak benim arabayla git ''demişti ama Orhan'ın ehliyeti yoktuki,üstelik çok kötü araba sürüyordu.Orhan direksiyona geçince etraftaki bütün yaya ve sürücülerin hayatı tehlikede demekti.
Bir keresinde Maviyle telefonda konuşurken Mavinin söylediği sözü yanlış anlamış,onu sürücü kursuna gidiyor sanmıştı.Mavide ona ''benimzaten ehliyetim var'' demişti.Orhan içinde garip bir titremeyle''ehliyetin olmasına sevindim deyivermişti.Mavi o anda Orhanınaklından geçenleri,kalbine giren masum hayali bilmediği için onun boş bir laf ettiğini düşünmüş ve''aslında bizim sorunumuz her şeye cevap vermemiz,kendimizi konuşmak zorunda hisstmemiz'' demiş ve gülmüştü Orhana.Oysa Orhan o anda''Ben araba sürmeyi doğru dürüst bilmiyorum,ehliyetimde yok,olurda ilerde araba alırsak sen sürersin,banada öğretirsin.Ben kadına arabamı verilir diyen denyolardan değilim diyecekti.Orhan,Maviyle ilerde beraber olabileceklerini düşünmüş,ve arabayı hayalinde Maviye vermişti.Direksiyona sen otur demişti.tabii o anda bu düşündüklerini Maviye uzun uzun anlatmayı henüz erken bulmuş ve,Haklısın boşa doluya konuşuyorum demişti.
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta