Mavi Kelebek Şiiri - Süreyya Aktaş

Süreyya Aktaş
157

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Mavi Kelebek

Bir varmış, bir yokmuş, bir zengin, bir yoksulmuş. Evvel zaman içinde, kalbur zaman içinde mutluluk ormanında bir mavi kelebek yaşarmış. Kozasında yaşarken hep sonsuzluk içerisinde sarı papatyalara konmak ve yeşil yaprakları yemek için ormanda yaşarmış.

Bir gün değişimini tamamlamak için yeni yerler keşfetmek için yolculuk kararı vermiş. Artık dayanamaz olmuş, her gelen ona akıl hocalığı yaparmış ta, bir türlü ne destek ne de çare olurmuş. Zaten onun akıl hocalarına ihtiyacı da yokmuş. Kendisinin fazlası var, eksiği yokmuş, sadece sorunu sorumsuz yaşamamak için ve insanlardan beklentilerini azaltmak, yaşam beklentilerini çoğaltmak ve uzun yaşamak içinmiş. Tüm isteği buymuş:

Yolculuk kararı vermiş vermesine de, elinde maddi olarak hiçbir şeyi kalmamış. Her şeye rağmen o kendi yönünden başka yöne gitmek istememiş. Acı ile uyanmış bir gün. Kalbi sıkışmış. Sanıyorum ölüyorum diye düşünmüş:

Kalbinin sesini duyuyormuş artık. İçinde ki kırmızı artık heyecan ve sabırsızca hareket edip, tutum ve hareketlerinde dengesizlik yaşatmaya başlatmış. Kendini ifade edemez hale gelmiş. Suçluluk duygusu yaşarken, utangaç değerini yükseltmiş. Çalışkanlığı azalmış, ve tembellik almış yürümüş. Aslında kendisi çok çalışkanmış. Takdir edilmesi gereken yerlerde beş parmağın izi yüzünde şekilleniyormuş.

Bir gün mavi kelebek, iki elini, içindeki gönül çocuğun üzerine yerleştirmiş.

- Merhaba içimdeki gönül çocuk benden istediğin nedir senin.

- Seyahate çıkmanı istiyorum. Buralar senin ruhuna göre değil.

- Bir yere gidemem ki, hiç param yok.

- Kaybedebileceğin hiçbir şey yok. Aile ve Çevre kapını burada tamamladın. Mesleki ve kişisel kapın için yolculuk yapmalısın.

- Bunu başarabileceğimi sanmıyorum.

- Bugün kararını ver. Yada bu yoldan çekil.

Mavi kelebek o gece kararını vermek için tüm yaşadıklarını ve yaşayacaklarını olumlu olumsuz gözden geçirirken uykuya dalmış, Kozasından çıkma zamanının geldiğinin farkına varmış. Sabah uyandığında kendini farklı görgüleri olan bir çevrede bulmuş. O gün dolunay şeklindeki Ay dede değişimini müjdeleyerek mavi kelebeğin sağ kanadına kalp şeklinde, oturmuş, sohbete başlamışlar.
- Mavi kelebek artık özgürsün. Nereye gitmen gerekiyorsa gidebilirsin.

- Ay dede sol kanadımda kendine yer bulup, otur. Seyahatim de kendimi sorgularken, uzakta da olsan yanımda olmanı istiyorum.

- Tamam.

Ay dede mavi kelebeğin sol kanadında yerleşti. Kalbini de sağ kanadına koydu ikisi de turuncu renginde idi. Bilge ve neşeli olarak sosyalleşme yolunda, sağlık ve eğitim için mutluluk ormanına daldı. Tembel koza olmaktan ise hareket, bereket getirmişti. Çevredeki diğer canlı ve cansız tüm varlıkların anlamları ile bütünleşerek, anlam kargaşasını, anlamanın gizemi çerçeve değiştirerek yoluna devam etti.

Artık kendine inanıyordu. İsteklerinin olacağını biliyordu. Huzurlu bir hayat onu bekliyordu. Kazanç ununu artıracaktı. Aşk hayatın da değişimler yaşayacaktı.

KELEBEK ÇOCUK DİYOR Kİ!

Eğer mavi kelebek ile karşılaşırsanız, ondan bir istekte bulunun, inanın gerçekten dileğiniz gerçekleşecektir. Yolunuzdaki engeller sizlerin düşünüş tazıdır. Zekiliğinizi elden bırakmayın ve yirmi sene sonra, hangi yolu seçeceğinize karar verin ve bilgilenin…Haydi içinizdeki gönül çocuğa sorun. Dün nerede ve nasıl bir durumdaydınız. Sağlığınız ve Eğitiminiz…

Bugün dündü. Dün dar da kaldı. Yarın Gelecek. Gel aile ve çevrene bir kez daha göz at.Yeteneklerini ve hedeflerini belirle...

Her gün yeniden başla! ..

Süreyya Aktaş
Kayıt Tarihi : 2.10.2009 23:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Süreyya Aktaş