Yunan, İngiliz, Fransız, İtalyan ve Ermeni,
Karanlık bir sabah, hepsi saldırdı vatanıma.
Anadolu'nun gül kokan vadileri tek tek soldu.
Barutla doldu gökyüzü, yangınla kavruldu.
Ulu dağlar utançla sustu, çamlar eğdi başını,
Taşlar bile acıyla çığlık çığlığa ağlıyordu.
Ve o an…
Bir sessizlikte yürüdü o mavi gözlü adam,
Yüreğinde bin yılın yükü, omzunda halkının acısı.
“Bu vatan nasıl kurtulur?” dedi kendi kendine,
“Nasıl sileriz bu düşmanı yurdumuzdan?”
Bir milletin gözleri onun gözlerinde umudu aradı.
İzmir’in sahilinde kurşunla yırtıldı yer gök,
Deniz kıpkırmızı oldu, umut karaya vurdu.
Ve o gün, Atatürk’ün adımlarıyla başladı tarih,
Karanlığın ortasında bir ışık gibi kalbimiz yandı.
Analar o gün çocuğuna değil, vatana sarıldı,
Toprağa düşen her can, sonsuza dek yaşıyordu.
Siperler ıslanırken dualarla ve gözyaşlarıyla,
Bir milletin kalbi inançla örüldü yeniden.
“Bu topraklar bizimdir,” dedi o yüce ses,
“Ben bu halkın evladı, önünde kimsenin eğilmem.”
Mustafa Kemal'di o;
Yıkıntılar arasında dirilen umuttu yeniden…
Kalpaklı çocuklar, dağlarda izini sürdü,
Çarık giyen yiğitler, yıldızlara bakarak yürüdü.
Her birinin yüreğinde aynı sevda vardı:
Atatürk’e ve vatana olan tükenmez bir aşk.
Toprağa düşen kan, sessizce söyledi adını:
“Bu vatan Atatürk’ün bize armağanıydı.”
Her şehirde bir şiir gibi fısıldandı adı,
Kuru bir taşın üstünde bile sesi yankılandı.
Geceler onun düşüncesiyle aydınlandı,
Çünkü o, sadece bir komutan değil,
Bir halkın gözbebeği, umudu, sesi…
Ve sonsuz bir minnetiydi kalbimizde soyadı.
Gözlerimizden eksilmeyen bir özlem gibi,
Her resmine bakarken içimiz burkulur hâlâ.
Keşke deriz, bir gün daha yaşasaydı aramızda,
Keşke bir kere daha dinleseydik o sesi.
Ama biliriz ki o, hiçbir zaman gitmedi,
O bizimle yaşıyor, bu yürekte bu toprakta.
Çocuklar büyürken onun adını öğrenir,
Bayrak taşırken elleri titrer heyecandan.
Çünkü bilirler, bu özgürlük onun eseri.
Ve bu toprak, onun hayaliyle dirilen vatan.
Bir damla gözyaşı gibi ağır ve kutsaldır adı,
Mustafa Kemal Atatürk… Sonsuz bir sevdanın adı.
Bir gün yeniden kapansa üstümüze karanlık.
Ve yeniden denense parçalamak bizi,
Biliriz, mavi gözlerin ışığı düşer üzerimize.
Ve ayağa kalkar yine Anadolu, dimdik bir çınar gibi.
O ateş yine yanar içimizde, külünden doğar millet,
Çünkü bu topraklar, Atatürk'le birlikte ebediyet.
Münzevi Zeyrek
Kayıt Tarihi : 11.6.2025 12:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!