Ey bedbaht kendim!
Yine sana kelimelerim.
Döndüğünce dilim, yazabildiğince elim.
Dinlersen eğer sanadır hasbi-halim.
Önce ellerinden tut kimsesizliğinin.
Kimsesizliğine alış sen de.
Tanış iflah olmaz yalnızlığınla.
Yalnızlığınla çay bile iç bence.
Sonra kır kendi kanatlarını.
Kırıl sen... O beyaz martıdan önce.
Uçmayı da unut... Veda et sahiline.
Kır... Kendi hayallerini de kır.
En ince yerinden parçalan ve de kırıl.
Ne sen ne hayallerin lazımsın bu hayata.
Savur kendini benden ve mümkünse sıyrıl.
Kendi acını sev bundan sonra ve de ona sarıl.
İyileşmeyen yaraların var senin de.
Kırık dökük bıraktığın aşkların
baş başa kaldığında kendinle
En az benim kadar yalnızsın sen de.
Hem anlaşılmaz geldin bu âleme,
çözülemeden gideceksin.
Sergüzeşt-i hayatının bulmacadan farkı ne?
Bak yine gece oldu.
Hadi şimdi seviş,
seviş yine içindeki seri katille.
Ama bu sefer başkalarına bırakma.
Masumiyetini kendin zehirle.
Kayıt Tarihi : 2.11.2015 19:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!