Tuttuk şehirleri
Boşluğa bıraktık
Kendi haline
Kendi derdine
Ne ışıklı yollar kaldı yürüyecek
Ne sahil lağım kokulu
Yosun kokulu
Balık kokulu
Aktık gecenin üstüne
Çıkarılması güç mürekkeplerle
Yazdık yazılmamışı
Alınmamışı astık boynumuza
Sayılmamışı
Kayırılmışı
Yazgımız birilerinin canında
Kaç can daha var bu oyunda
Tuttuk nehirleri
Gidene yol yok
Kalana dur
Ne tez eskidi yeni adetler
Eskiye yol yok
Yeniye dur
Arabamızı kırdılar dut ağacında
Ceviz dalından kavalımızı
Biri yıktı kavaklı yolları
Biri kesti, yaktı, ısındı
Taş kattı toprağımıza
Öğütülmüş
Canına değdi canı olanın
Safra doldurdu bol bol kesesine
Hazımsızlık böyle işte
Tuttuk sevgilerimizi
Masumiyetimizi sandıklara kilitledik
Haykırdı kara cahil
Haykırdı bilgeliğini
Biz sustuk
Bilirdik büyümesi yakın
Çorak topraklara serptiğimiz tohumların
Hakkın huzurunda
Ve biz kimdik bu yalnızlıkta
Bu az kullanılmış hürriyet yolunda
Çortlu dikenli, börtü böcekli
Atalarımın emaneti
Ah be ben
Ah be kendim
Neyi yıktık da çöktü üstümüze
Yıkmadık, kırmadık da
Bu ne oyunu şimdi bu yoklukta
Biz kimdik bu yalnızlıkta
Ben ve kendim.
28.11.2018 12:25:00
Fatih KılıçoğluKayıt Tarihi : 5.6.2019 02:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!