Mâsumca dâvete, icâbet ettim
Gördüğüm manzara, korkuttu beni
Ömrümce kibirden, hep nefret ettim
Riyâkâr insanlar, ürküttü beni
Hoşlanmam asla hiç, şöhretten şândan
Her zamân uzağım, her türlü zandan
Farksızdır sû-i zan, irinli kandan
Riyâkâr insanlar, ürküttü beni
Nefsine râm olmuş, fitneler vardı
Etrâfta çepçevre, bu tipler sardı
Aklıyla fikriyle, dünyâsı dardı
Riyâkâr insanlar, ürküttü beni
Sohbetin konusu, sun’î bir gündem
Çalınmış tüm roller, alışık yöntem
Doğruyu söylersem, başlar bir deprem
Riyâkâr insanlar, ürküttü beni
Rûhları karartır, kasvetli ortam
Kalpleri daraltır, en küçük evhâm
Reklama dönüktür, sunulan ikrâm
Riyâkâr insanlar, ürküttü beni
İçimden haykıran, sabrımdı sükût
Dolmuştu gözlerim, sanki bir bulut
Olmuştum patlayan, dumansız barut
Riyâkâr insanlar, ürküttü beni
Şöyle bir baktım da, nitelik yoktu
Ne tuhaf bir şey ki, nicelik çoktu
Her boşa geçen ân, hançerden oktu
Riyâkâr insanlar, ürküttü beni
Anladım ben gibi, insanlar azdı
Egosu yükselen, kuyular kazdı
Kalemin gördüğü, ortamı yazdı
Riyâkâr insanlar, ürküttü beni.
Kayıt Tarihi : 22.7.2019 21:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!