[Dert değil derman için, sıratta ferman için. Sofrası nur. Kaza bela sen geri dur. Sahiplerini eyle mamur. Artsın eksilmesin. Taşsın dökülmesin. Allah Halil İbrahim bereketi versin.]
Berlin. Ramazanın yirmi üçünde. Onbir Türk. Şeytanın bacağını kırdık. Bigıdım virüsü ve enformatik salgını al-aşağı ettik. O şovalye burnunu kırdık. Dayak cennetten çıkmadır: yedi koldan bigüzel hakkından geldik. Bigüzel Sakaların bahçasında toplandık. Frenk bayrağını kaleden indirdik. Kılınmayan Cuma namazlarının intikamını Maraşlı bir öfke ile aldık. Müslümanların namusunu kurtardık. İftarı tarhana çorbasıyla ihya ettik. Etli plava saldırdık. Alacağı olsun bir ayranımız eksikti. Sonracım omuzlarımızı birbirine yapıştırdık. Ölümden korkmadan asker gibi saf tuttuk namaz kıldık. Ölmeye yüz tutmuş teravih namazını hemide 20 rekat gökyüzüne roket eyledik. Hakan Türk oturuşu (Türkensitz) oturduk. Sohbet ettik. Lafın belini kırdık. Eğri oturduk doğru konuştuk. Vatan Yahut Silistre. Hepimiz İslam Bey olduk. Magosa zindanında vatanı kurtardık. Finanz imparatorluğunu kargılarımızla imsak vaktine kadar delik deşik ettik. Fatiha okuduk Fatih olduk. İstanbulu fethedip Ayasofyayı ibadete açtık. Yalnız O'na kul olduk. Her puta isyan ettik. Büyük putun omzuna baltamızı asmadık. Onu da paramparça ettik. İYYAAKENA'BUDU...
Yaa Hakk!
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta