dil nasıl anlatır bilmem ki seni
ne desem yakışır güzelden yana
saçların
sevda sarısı
gözlerin
deniz mavisi
yeni açmış yayla çiçeği kadar taze
avcı önündeki ceylan kadar ürkek
kardelen kadar asi
sevdalı selvi gibi endamın
ve başak sarısı saçlarını ilmek edip gönlüme
bağladın deniz gözlerine sevdamı
dil nasıl anlatır bilmem ki seni
ne desem yakışır güzelden yana
sanırım “sen” olurdu
her varlığın güzelliği bir tende biriktiğinde
de ki
bir buz pınarın gözesinden fışkıran suyun berraklığı
de ki
Anadolu anasının yayığındaki ayranın aklığı
ancak sende görülse gerek
yalınlığın bile çağladığı
bir şiir lirikliğinde
her yeni gün
doğar gönül dünyama
ve her gece gönlümü ısıtır
gönlünün sıcaklığı
dil nasıl anlatır bilmem ki seni
ne desem yakışır sevdadan yana
hani
yürek aciz kalır ya bazen
akıl bendi çatlamaya yüz tutar
bir anlamı kalmaz kâğıttaki yazının
hani
garip bir his uyanır
dayanılmaz sancılara dönüştüğü an yürekteki sızının
işte ancak
böyle bir anda anladım
ne olduğunu
-ak saçlı ninemin anlattığı masallardaki-
peri kızının
dil nasıl anlatır bilmem ki seni
ne desem yakışır masaldan yana
bir gün doğrulsam
seni düşünerek daldığım uykuların birinden
binsem ak yeleli bir kanatlı kısrağa
gözlerinin içindeki on bin alemi aşsam
geçse en son Kafdağı’nı da uçarak atım
gökten üç elma düşse
ve çıksalar bizi anlatanlar kerevetine
gel gör ki
ben esirim gerçek zindanında
ya
sen çok incesin bu dünyaya
ya
ben hoyratım
Kayıt Tarihi : 3.2.2011 19:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!