Bundan altmış yıl öncesi,
Hayatımdaki en güzel yaşanmışlık,
O yıllarda gizli.
Yedi yaşındayım.
Çağanoz Parkı'ndaki çetenin reisiyim.
Çakıl taşlarıyla çevrili kalelerimiz,
Tahtadan yapılmış kılıçlarımızla,
Savaşıyorduk hiç bıkmadan.
Kendi hayatlarımızın tanrısıydık çoğu zaman.
İstediğimiz zaman ölür istediğimiz zaman doğardık.
Bazen de yaralanır ve ağlardık.
Günlerden birgün kalemi kaptırdım.
Yere düştüm dizim kanıyor.
Ağlamak üzereydim ama ağlamamalıydım.
Utandım,topallayarak koşmaya başladım.
Vücudumun komutanı ayaklarım olmuştu.
Bense onun emrinde bir asker...
Nereye gittiğimi bilmeden koşuyordum.
Ayaklarım dur emrini verdiğinde,
Kendimi Cennet Tepesi'nde bulmuştum.
İşte o gün Masalcı ile karşılaştım.
Masalcı,
Cennet Tepesi'ne yakışacak kadar beyazdı.
Belki de oydu bu tepenin komutanı
Ama kadınlardan komutan olmazdı.
Biraz daha yaklaştım.
Resimlerdeki anneme benzemeye başlamıştı,
Cennet Tepesi'nin beyaz kadını.
Yaklaştım durdum baktım.
Bir çığlık koptu ağzımdan: Anne!
Ne kadar yabancı bir kelimeydi oysa.
Sarıldım sımsıkı,hiç bırakmamacasına.
Çetemi anlattım reisliğimle övündüm.
Gülümsedi.
Eli değince dizimdeki yaraya,
Yaramın izi bile silindi.
Sonra çocuk oldum birden.
Masal anlat dedim ben hiç masal dinlemedim.
Zaten bu masalsızlığımdı savaşları seçme sebebim.
Ve o anlattı ben dinledim.
Güneş batmaya başlamıştı Cennet Tepesi üzerinde.
''Gitme zamanı,baban geldi.'' dedi.
Gözümü açtığımda Çağanoz Parkı'ndaydım.
Babam bana bakıyor telaşlı,
Bense ona baktığımda şaşkınım.
Yere düşünce başımı çarpmışım.
Babam,kanayan dizimi mendiliyle sildiğinde,
Şaşırma sırası onda idi:
''Salçamı sürdün dizine,yara yok ki! ''
Artık ne reisliğim umrumdaydı ne çetenin elemanları.
Ağladım ağladım ağladım.
Ağlamak ki ne ağlamak,
Bir çete reisine yakışmayacak kadar ağlıyordum.
Hıçkırıklarımı yendiğimde hep bir ismi haykırıyordum:
Masalcı!
Bundan altmış yıl öncesi,
Hayatımdaki en güzel yaşanmışlık,
Cennet Tepesinde geçti.
Kayıt Tarihi : 5.4.2007 21:05:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiir yarışmasını duyduğum günün gecesinde yazdım bu şiiri,ilk yazdığımda başka bir konudan gitmiştim sonra değiştirdim.Bu değişim tam dört defa sürdü.En son olarak bu hikayede karar kıldım.Yaşlı bir adamın hikayesi,umarım beğenirsiniz.
Bütün bir ömre bedel ki insana böyle şiirler yazdırabiliyor. Şiirin resmi müziğinden baskındı diyeceğim ama, hüzünlü ve gizemli ve çok güzeldi tebrikler. Gönülden kutluyorum. Sevgi ve selamlarımla nice şiirlere esenlikle...
Dilimin tattığı ilk sozum annem
Ben daha dogmadan yuttugum senin kokun
Bana ilk dokunan ilk dokumsun annem
Yasamak ne bilmediğim zamanlarda yasama direncim
Inanmak ne bilmediğim anlarda inancım sendin annem
Aşım da, suyum da ,uyuduğum uykum da sendin annem.. ( Tural Mövsümov)
şiiriniz muhteşemdi, duygulandım, beni de aglattınız
YÜREĞİNİ VE İLHAMINI BESLEYEN
KAYNAKLAR KURUMASIN, DAİM OLSUN.....
BİR MASAL DA BEN ANLATAYIM SANA...
SEVGİLERİMLE......
AŞK MASALI
Bir varmış bir yokmuş
Uzak ülkelerin birinde
Bir zamanlar
Büyük bir Hakan yaşarmiş.
Bu Hakanın inci gibi
Güzel bir kızı varmış
Bu kızı almak istiyen
Pek çok kral
Ve prens yarışırmış
Fakat hiç biri alamamış
Yahaa ha ha
Yahaa ha ha
Hiç biri alamamış
Kız hiç birinden hoşlanmamış
Günün birinde
Ülkeye bir şair gelmiş
Şiirleri nam salmış
Saraya kadar ulaşmış
Kıza da şairlik bulaşmış
Şiirleri ezberlemiş
İçini merak sarmış
Bu güzel şiirleri
Acaba kim yazıyormuş
Yahaa ha ha
Yahaa ha ha
Şiirleri kim yazıyormuş
Kız şairi saraya çağırmış
Şairi görünce lal olmuş
Hiç bir şey soramamış
Bir şiir okumuş kıza şair
Aşka ve sevgiye dair
Kızın beti benzi solmuş
İlk görüşte vurulmuş
Yahaa ha ha
Yahaa ha ha
Şaire aşık olmuş
Gözleri yaşlarla dolmuş
Şair doğaya aşıkmış
Özgürlüğe alışıkmış
Almış başını gitmiş
Masalda burada bitmiş
Yahaa ha ha
Yahaa ha ha
Kız ömür boyu
Yalnız yaşamış
Sevdiğini unutamamış
Kızı alamayan prenslerin
AHI TUTMUŞ.
Ama kız şiirlerle
Öyle mutluymuş
Her yeni şiirle
Sevinçten uçuyormuş
İNCİ GERMENLİLER
TÜM YORUMLAR (8)