Hasretin gönlümü üzüyor gülüm.
Ruhuma saplanan bir oksun diye.
Gece sessiz sessiz uzuyor gülüm.
Etraf hep karanlık sen yoksun diye.
Yoksun, yoksun, yoksun. Bu yokluğa ben,
Daha ne kadar tutsak kalacağım.
Bir seher vaktinde hiç beklemezken,
Ümitle! Dolacak solum ve sağım.
Işıkla dolacak her yer o zaman.
Etrafta renk ve ahenk cümbüşü,
Ruhların vuslatı soluduğu an;
Göreceksin bir garip şair ölüsü.
O da yaşıyordu diyecekler önce.
Mısra mısra sevdadan bahsederdi.
Yüreğine aşk mızrabı değince;
Öldürdü garibi hasretlik derdi.
Bulutlar ardında gizleneceğim.
Belki bir gün bunlar unutulacak.
Sana ötelerden sesleneceğim.
Rüzgar yüreğimi sana sunacak.
Ve sen anlamayan halinle yine,
Neden diyeceksin, neden ölmüş bu?
Doğan her gün gebeyken yeni zevklere,
Tüm hazlardan uzak ölmek doğru mu?
Mayıs 2000
Ankara
Kayıt Tarihi : 28.12.2009 16:11:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Öztürk 3](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/12/28/masal-384.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!