Dudağımda tenimde nefesimde gizlisin
Sırra kadem basmış masal tadında.
Ustura ağzı yaşamlar mı düşer hep payımıza
Her yeri kan,her yeri can içinde can.
Çocuk olmak istercesine korkulara aldırmadan
Pamuklu şekeri elinde yedi cüceler peşinde
Sokaklara düşmüş sek sek oynar koca dev.
Yüreği acıya dolanmış bedeni üşümüş
Sana dönmüş kırık saatin yelkovanı
Zamanı yitirmiş kırık saat evvel zaman içinde.
Kaybolmuş sokağın karanlığında seni seni arar gözleri
Senden başka her şeye yaban.
Uzar gider gece, zifir karanlık, büyür gözlerin
Gün hayale döner,yokluğun...
Bahara küsmüş kelebek uykusundan uyanır devler
Yokluğunun diğer adı gibi duvarda oturur sana benzeyen gölgeler.
Gülüşün, bakışın vurunca duvara
Gölgeler binbir gece masalarındaki altın şehre yolcu.
Ayın hasretine bulanmış uykularla yetinir kara geceler.
Yanar çöl ortasında kumdan kaleler,
Buzdan bahaneye döner umutlar,
Eriyeceğine kırılır binbir yerinden.
Zümrüdü Anka'nın çığlığı mı gecenin sessizliğini yırtan
Yoksa sen misin Kaf Dağı'nda kaybolup yüzümün çizgilerinde yiten?
Dilek tutup gökten elma toplayıp paylaşacaktık,
Masal içinde rüya, rüya içinde masal...!
Hayal..
Rüya...
Masal...
Kayıt Tarihi : 1.4.2009 01:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)