Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Adam masaya yüreğini koysaydı, hiç bir şeye yer kalmazdı...
Edip Cansever deyince
Duruyor birdenbire akan sular
İnanmıyorsun değil mi?
sadece laf - söz zannediyorsun hayatı
yeme içme, gezip tozma zannediyorsun
sevme ,sevilme ve gönül işleri
aşk meşk zannediyorsun belki de, arada sevişme filan
yaşamın kaynağıdır su, başında dur ve dinle
konuştuğunu duyacaksın Edip Cansever’le
aynı kökten geliyorlar çünkü ikisi de
birisi yaşamın, Edip ve onun gibilerde
hayata dair tüm renklerinin kaynağıdır
hadi uzan telefona, ver siparişini, mozzarella peynirli karışık pizza hee
kapıda ödeme yaparsın, bahşiş verirsin belki de getirene
unutma ama unutma, sen de döneceksin bir gün o kaynağa
ve soracaklar “ahir zamanında ömrünün ne yaptın” diye
,
Birikir birikir birikir sonra yağar işte…içini doldurduklarıyla mı, dolduramadıklarıyla mı…kafa da kafaymış hani masaya zelzele yaptıracak kadar…
“İki satır iki satırdır” diyen Edip Cansever’e
Rahmet ve saygıyla…
şiir değil de hikaye gibi olmuş
Adam evinde masasına her şeyi kor. Misafiri geleceği vakit bir şey koymaz. Misafiri için koyacağı şeylere boş bırakır. İnsanın masası neyse düşüncesi de odur. Her şeyi düşünüp hayal eden adam karşılaşacağı ve ya buluşacağı insanlara düşüncesini boş tutar. Birlikte inanç duyulan bilgiyle bir din tutmakla bir bilime çıkmaktır amaç.
Benim beğeni saçmalıklarına ihtiyacım yok, demek ki bana beğeni atıyorsun. Ters psikoloji, güzelmiş ahahaha :))))
Şimdi yazmayayım diyorum, yazmayayım diyorum ama bunu da söylemessem olmaz.
Birincisi evet ben bir cahilim, her gün başka şeyler öğrenen, her gün araştırmalar yapan ve bilginin sınırsız olduğunu bilen, at gözlüğü takmamış bir cahilim.
İkincisi Tefsir veren bir hoca ve hadis dersi veren birisine yani SANA şunu söyleyeyim; Ben şimdi Allah korusun Haşa senin bu laflarınla dinden çıkmış olsaydım eğer, bunun günahı sanaydı. Ama sen tabi hadis ve tefsir dersleri vermeye devam et.
Üçüncüsü ben muhattabımın kim olduğundan önce, üslubuna bakarım. Sen üsluptan yoksun, burada kendini dinin yüksek makamlarına ulaşmış birisi sanarak yorumlar yapan bir şahsiyetsin, tekrar söylüyorum umurumda değilsin sen Cihat. Sen zaten artık değişmessin, senin sonun mu cehennem benim sonum mu cehennem orasını Allah bilir ama Allah biliyor ki, sen benim içimdeki Allah sevgisini bilmeden etmeden bana 'Dinsiz' yaftası yapıştırdın :)
Şimdi senin okuduğun hadislerin, okuduğun ayetlerin sana ne yararı olmuş ki sen başkalarına yarar sağlayacaksın. Sen sadece okumuşsun anladın mı, arapça okumuşsun geçmişsin işte anlamamışsın çünkü anlasaydın, din denen, iman denen şeyin keskin bir kılıçtan, katliamdan geçmediğini, aksine sevgiden, saygıdan ve hoşgörüden geçtiğini bilirdin.
Dördüncüsü, maalesef hala hergelesin.
Senin 'gerçekçi :)' yorumların inan benim umurumda değil Cihat. Herkes istediği gibi yaşar, yazar, konuşur. Ve sen de almak istediklerini alır, almak istemediklerini almazsın. Eleştiri 'DİN' ile olmaz. Eleştiri; suçlamak, yargılamakla olmaz. 'Bu şiir benlik değil çünkü benim inançlarımla uyuşmuyor.' demekle
Bu vatandaş, masaya nefsinin hoşun giden her şeyi koymuş da Rabbin hoşuna giden hiç bir şeyi ( Allah'a kulluğu ve ibadeti ) koymamış. Belli ki bu vatandaş da dünyaya niçin gönderildiğini ve bu dünyadan nereye sevk edileceğini bilmeyen gafiller ve cahiller güruhundanmış.
Allah, bu gibi gafilleri ve cahilleri ıslah etsin amin!
gafil, cahil, dinsiz demek arasındaki farkları öğrendikten sonra gel, tartışalım. Bir daha da cevap vermeyeceğim, seviyeni bul, onunla kapış fazla bile bu cevap sana, Allah seni ıslah etsin 'gerçek' yorumcu Cahit :))).
Ne o, dindar şairlerin gerçekçi yorumlarından rahatsız mı oldunuz efem? Yoksa siz bu edebiyat ve şiir/şuur sayfalarının dinsizlik, kafirlik ve de fasıklık reklamlarıyla dolmasını mı istiyordunuz?
Yine burası İslam ticaretçileriyle dolmuş yazık gerçekten.
Fazla söze gerek yok, ustalığı hissettirdiklerinden belli. Güzel, şık bir şiir.
Ne o, dindar şairlerin gerçekçi yorumlarından rahatsız mı oldunuz efem? Yoksa siz bu edebiyat ve şiir/şuur sayfalarının dinsizlik, kafirlik ve de fasıklık reklamlarıyla dolmasını mı istiyordunuz?
Bu şiir ile ilgili 60 tane yorum bulunmakta