Martılar Çığlıklarını Sabah Vakitlerine ...

Lütfi Kireçci
222

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Martılar Çığlıklarını Sabah Vakitlerine Vidalamışlardı O Gün

Martılar çığlıklarını sabah vakitlerine vidalamışlardı o gün,

Ölüler yüklü bir gemiye bindiler önce,
Yuvaları bozulmuş akrepler dolaşıyordu kulaklarının içinde
Zaten öfkeli ve tedirgin idiler,
Aldırmadılar tasmalarının kalın olmasına.
Mataralarında taşıdıkları kandı ve suları azalmıştı.
Gece ormanın sessizliğinde büyümüştü karınlarında taşıdıkları yılanlar,
Gülücüklerinde domuzlar serpiştiriyorlardı etrafa
Kendi gürültülerinden rahatsız oldukları belliydi
Şövalye kılıklı elbiselerini satıp bitpazarlarında
Boyunlarına bir yular geçirmeyi de ihmal etmediler daha sonra

Martılar çığlıklarını sabah vakitlerine vidalamışlardı o gün,
Evlerin içine park etmiştik sevinçlerimizi dinamit kuyularından
Tedirginlik coğrafyasında korkunun adresi kabristanda servi gölgesi,
Bir yanı servi gölgesi tahtırevanın diğer yanı yarı yaşamak
İsteyen karınca atlarına binip çekilsin yorgan atlarına,
İsteyen kelle koltuğuna alıp uçsun beton arma damlara
Gerçi damların gölgesinde kendine canavardır sessiz çığlıklar
Gözbebeğinde büyüttüğün düşman heykeller çatlar, kan sızar çatlaklardan

İnsan öcünü almazsa yıldızlar düşer diye korkar belki büluğa ermiş korkulardan
Ölüler yüklü gemileri saklarken yüreğim bir kibrit kutusunda
Yada yakarken şehrin gürültülerini bir darağacı ötesi cinayetlerde
Kendi cesedimi arayacak kadar eşelerken üstünü kanlı toprağın
Pelteleşmiş bir bedenle eyerleriz içimizde başkaldırı atlarını
Cesur kuşlar dökülür yinede kirli sakallarımızdan bir Hallaç Mansur vaktine

Lütfi Kireçci
Kayıt Tarihi : 25.7.2007 00:39:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Dursun Elmas
    Dursun Elmas

    İnsan öcünü almazsa yıldızlar düşer diye korkar belki büluğa ermiş korkulardan
    Ölüler yüklü gemileri saklarken yüreğim bir kibrit kutusunda
    Yada yakarken şehrin gürültülerini bir darağacı ötesi cinayetlerde
    Kendi cesedimi arayacak kadar eşelerken üstünü kanlı toprağın
    Pelteleşmiş bir bedenle eyerleriz içimizde başkaldırı atlarını
    Cesur kuşlar dökülür yinede kirli sakallarımızdan bir Hallaç Mansur vaktine

    ___Bütün mesele Mansur gibi görebilmekte. Görebilene ne mutlu.
    Selamlarımla tertibim.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Lütfi Kireçci