Gümüş renkli saatler beni kimsesizliğimden vuruyordu
orospu bir Cleopatra namusluca yatağında aşk dilenirken
bir dilenci yirmi sekiz kere yokluğu için avucunu gösteriyordu
ve sen bir yerlerde beni yine sensiz bırakıyordun.
yirmi sekiz kez yemin ettim
umudu bir saksının içine koy,
göz yaşından ala yağmur yok
Beklentilerle büyüttüm seni bilmiyorsun,
düşündüm de seninle aramıza çok şey girmiş;
kara trenler girmiş, kara bulutlar girmiş
seninle aramıza kara kediler kara yazılar girmiş
Gözleri gecenin en demli saatlerine benzerdi
güldü mü yıldızlar sönerdi dudağının kıyısında
bir dolunay paramparça olurdu bir peygamber parmağında
hele bir de sustu mu dünyada sağırlığı azaba teşbihlerdi kulaklar
Ona iyi bak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!